“Hayalim İran’daki ünümü dünyaya duyurmak”

İranlı genç moda tasarımcısı Farnaz Salmani, Türkiye’de haute couture dünyasına giriyor. Yakın zamanda Nişantaşı’nda showroom açacak olan genç tasarımcının hedefi ise büyük; adını dünyaya duyurabilmek...

“Hayalim İran’daki ünümü dünyaya duyurmak”

Röportaj: Gülçin İşler FIRAT

Farnaz Salmani, hayallerini gerçekleştirmek için çok küçük yaşta yola çıkmış İranlı moda tasarımcısı. Henüz 28 yaşında olan Salmani, 10 yıl önce çıktığı 'dünyaca ünlü moda tasarımcısı' olma yolunda İran ve Ortadoğu'da kendisini kanıtlamış ve kitlelerin dikkatini çekmiş. Farnaz Hanım bununla yetinmek bir yana; hem adını dünyaya duyurmak hem de çok sevdiği ve ilham duyduğu İstanbul'da olmak için adımını buraya atmış. Hedefleri çok büyük olan ve emin adımlarla yürüyen Salmani, Nişantaşı'nda yakın zamanda açacağı showroom'uyla sanat ve cemiyet dünyasından ünlü isimleri giydirmek ve haute couture alanında ünlü biri olmak istiyor. İranlı genç tasarımcıyla başarılı kariyerini ve hayallerini konuştuğumuz keyifli bir röportaj yaptık.

Farnaz Hanım öncelikle sizi tanıyabilir miyiz?
18 yaşımdayken uluslararası işletme okumak için gittiğim Malezya'da çocukluğumdan beri ilgi duyduğum moda ve sanat alanında farklı kulüp ve workshop'lara katılma şansım oldu. Malezya'da düzenlenen (üniversiteler arası) bir güzellik ve tasarım yarışmasında birinci olmamla birlikte beni asıl mutlu eden mesleğin tasarım alanında olacağını hissettim ve dünyaca ünlü bir tasarımcı olmaya bundan 10 yıl önce karar verdim. Malezya'daki eğitimimi tamamlayıp Tahran'a döndükten sonra da kendi markam 'Farnaz Salmani'yi kurdum. Şimdi de İran'da, Dubai'de ve İstanbul'da tasarımları beğenilen bir haute couture tasarımcısı olmak için çalışmaya devam ediyorum.



Moda dünyasına nasıl giriş yaptınız?
İranlı kadınları gözlemledim ve onların neyi sevdiklerini ve tam olarak ne istediklerini keşfederek yola çıktım. Birçoğuyla birebir konuştum, hayallerini anlatmalarını istedim ve sonra onlara moda alanında arzu ettikleri her şeye sahip olabileceklerini göstermek istedim. Farnaz Salmani olarak onlara yaşadıkları bazı zorluklara rağmen arzu ettikleri stile sahip olabileceklerini göstermek adına moda dünyasına profesyonel bir adım atmış oldum.

Ve nitekim başarılı oldunuz, İran'da ünlendiniz ama artık Türkiye'de olacaksınız. İşleyiş nasıl olacak?
Tüm tasarımlarım orada satılmaya devam edecek. Şu an Tahran'da 3 büyük showroom'um ve orada bana destek olan yaklaşık 50 kişilik bir ekibim var. Onlara güvenim tam. Tüm işleyiş sanki ben oradaymışım gibi sorunsuz devam ediyor. Zaten şu an burada olmam, Türkiye'de ve uluslararası alanda kendimi gösterecek olmam, müşterilerim için bir gurur. Henüz dünyaca ünlü bir kadın tasarımcımız yok ve dilerim ki bu bir gün ben olurum.

Neden Türkiye'de moda dünyasına girmeye karar verdiniz?
Bunun birkaç özel nedeni var. Aslında şu anda Dubai ve Kanada'da showroom açmaya hazırım ama önceliğimi buraya verdim; çünkü Türkiye haute couture konusunda çok başarılı. Hem kültürel hem de modern bir çizgiye sahip. Bizim kültürümüze yakın ve aynı zamanda dünya standartlarında başarılara sahip olması benim dünyaya açılma noktamı buraya çevirmemi sağladı. Stilime yakın bulduğum ve İranlı bir tasarımcı olarak modernleşen yüzümü gösterebileceğim bir ülke Türkiye... Bununla birlikte İstanbul bana ilham veriyor. Her sabah uyanınca denizi görmek, bankaya giderken sanatı üzerinde taşıyan birçok kişiyle karşılaşmak muazzam bir his... Bu duygu benim yaratıcılığımı geliştiriyor. Burası benim gördüğüm kadarıyla çok modern, sanata aşık ve herkesin bir konuda fikir sahibi olduğu bir ülke. Örneğin kafede oturduğum ve sohbet ettiğim biri; İran kültürü ve tarihi hakkında o kadar çok bilgiye sahip ki bununla karşılaştığım her an "iyi ki buradayım!" diyorum. Türk kadınının neleri sevebileceğini keşfederek özel bir koleksiyon hazırlamaya başladım. Beni yanıltmayan hislerim onların fazlasıyla beğenileceğini söylüyor.

Ürün gamınızda neler yer alacak?
Trendlere göre değişiklik gösterse de bu sezon; özel dokulara sahip kumaşlar, el işçiliğini ön plana çıkaran uzun ve kısa elbiseler olacak. Tasarımlarımda canlı renkleri kullanmayı daha çok tercih ediyorum ama buraya özel hazırladığım koleksiyonlarımda daha modern ve feminen bir çizgi yakalamak için nude tonlara, beyazlara yer verdim. El iş motifler, tüyler ve dekoltelerde tasarımlarımın öne çıkan detayları. Türkiye'de özellikle couture üzerine tasarımlar hazırlayacağım. Bununla birlikte çok özel bir gelinlik koleksiyonu hazırlamaya başlıyorum. Gelinlik, benim İran'da ve Dubai'de yıldızlaştığım bir tasarım alanı ve bu yüzden burada da tasarımlarımı gelinlerin beğenisine sunmak planlarım arasında.



Kullandığınız malzemeler, işçilik detayları nedir?
Türkiye; tasarımlarımda kullandığım materyallerin en kalitelisine sahip olan bir ülke olduğu için buradaki tasarımlarımın işçiliği sanırım diğerlerine göre çok daha fazla ön planda oluyor. Taşların, kumaşların, astarların ve ustaların en iyisini bulabiliyor olmak büyük bir şans... Tasarımlarıma dokunulduğu zaman fazlasıyla emek harcandığını ve en özel malzemelerin kullanıldığının hissedilmesini istiyorum ve bunun için en iyi işçiliği kullanıyorum. Kumaşlarda yumuşak dokuları ve renkleri tercih ediyorum. Örneğin şu sıralar saflığı temsil eden beyaz bir elbise tasarlıyorum ve elbiseye dokunduğunuz zaman o yumuşaklığı hissedebileceğinizi hayal etmek beni çok heyecanlandırıyor.

İran ve Ortadoğu'da starların tasarımcısı olmak nasıl bir duygu?
İnsanların hayran olduğu isimlerin benim tasarımlarımı giyiyor olması çok gurur verici ve hayalimin gerçeğe dönüştüğünü görmek beni inanılmaz mutlu ediyor. Sahnede, şovlarda ya da kliplerde tasarımlarımın yer alması ve beğenilmesi bana bir sonraki adımımın çok daha büyük olacağını hissettiriyor. İran çok güçlü bir sanat geçmişine sahip ve bence hala dünyanın en iyi söz yazarları, aktörleri, yönetmenleri İran kökenli ve ben de tasarım alanında böyle bir isim olmak istiyorum.

Türkiye'de giydirmek istediğiniz ünlüler var mı?
Türkiye; İran'da olduğu kadar Ortadoğu ve dünya genelinde popülerliği olan ünlülere sahip ve birçok isimle çalışabilmeyi çok istiyorum. Ama yine de özel bir isim vermem gerekiyorsa Serenay Sarıkaya ve Tarkan diyebilirim. İkisi de hem stillerini hem de enerjilerini beğendiğim isimler.

Türkiye'de ve yurtdışında büyüme planlarınız neler, mağaza ve showroom açacak mısınız?
Büyüme planlarımın odağına Türkiye'yi aldım, çünkü burada hem işçilik hem materyal hem de ünlü isimler fazlasıyla iyi. Burada beğenilmek ve başarılı olmak benim uzun vadedeki büyüme planlarımın anahtarı niteliğinde olacak. Öncelikle yakın zamanda Nişantaşı'nda açacağım özel showroom'umla birlikte celebritylerle çalışmaya başlayacağım ve couture sektöründe tasarımları dikkat çeken bir isim haline geleceğim. Daha sonra yüzümü Dubai ve Amerika'ya çevireceğim.

Türkiye'de özellikle haute couture'de çok fazla tasarımcı var. Peki, sizin Türk piyasasına girerken hedefleriniz neler, farkınız ne olacak?
Evet, burada ciddi bir rekabet ve haute couture'de tarzlarını beğendiğim iddialı isimler var. Bu rekabet ortamına ve ortaya çıkan harika tasarımlara saygı duyuyorum ve bu yüzden burayı seçtim. Hem kültürel hem de modern formları aynı çizgide buluşturabilen çok başarılı tasarımlar var ve bana ilham veren de bunu başarabilmiş olmaları. Ben de bunu Farnaz Salmani farkıyla başarmak için buradayım. Ortadoğu esintilerinin kusursuz bir işçilikle nasıl bir tasarıma dönüşeceğini merak edenler beni tercih edebilir mesela.



İranlı kadınlar gösterişi çok seviyor ama Türkiye'deki kadınlar için özellikle üst segmentte, aynı şeyi söyleyemeyiz. Onlara hitap eden ürün gamınız tarzınızdan nasıl bir çizgi ile ayrılacak?
Artık dünyaca ünlü markaların bile sadelikle kültürel motiflerin bir araya geldiği özel koleksiyonları var ve sadeliğin ince detaylarla kesiştiği tasarımlar Türk kadının dikkatini daha çok çekiyor. Benim tasarımlarımı tercih edecek olanlar; sadelikle birlikte özel bir işçilik arayan Türk kadınları olacaktır. Onlara hitap eden ürünlerim silüetlerini ortaya çıkaran, abartı olmayan bir dekoltenin ve yumuşak dokuların kullanıldığı tasarımlarımdan oluşacak.

İran'da popüler bir modacı olmanızın yanı sıra stilinizle de dikkat çekiyorsunuz. Moda sizin için ne ifade ediyor?
Aslında tasarımcı olmadan önce de stil sahibi olmaya dikkat eden biriydim. Bu zamanla etrafımdakilerin dikkatini çekmeye başladı ve merak ettiklerini sormaya başlamalarıyla devam etti. Ben de elimden geldiğince onlara yardımcı olmaya başladım. Sosyal medyada bol bol içerik paylaşan birisiyim ve bu durum zaman içerisinde bir influencer olarak popüler olmamı sağladı.

İstanbul, İran, Dubai hattında nasıl bir iş ve hayat temponuz var?
Çok yoğun ama yorulduğumu asla hissetmediğim bir tempo. Bunu çok çalışkan olmama bağlıyorum, az uyuyorum ve sürekli araştırıp, düşünüyorum. Çok iyi bir ekibim var beni çok güzel asiste ediyorlar. Tahran'daki işleyiş çok profesyonel devam ediyor ama Dubai ve Kanada için daha çok çalışmam gerekiyor. İşimi, bu yoğunluktan şikayet edemeyecek kadar çok seviyorum ve gerekirse aynı anda 10 ülkede tasarımlarımın yer alması için uyumadan çalışabileceğimi biliyorum.

6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu uyarınca hazırlanmış aydınlatma metnimizi okumak ve sitemizde ilgili mevzuata uygun olarak kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak için lütfen tıklayınız.