"Başarımın sırrı çok çalışmak"

Ünlü işletmeci Ali Ünal geçtiğimiz ay Ortaköy’de 3 ortağıyla birlikte Ruby’i hayata geçirdi. 3 katlı restoran ve eğlence mekanı olarak hizmet verecek Ruby’de Ali Bey ile buluşarak merak ettiklerimizi sorduk.

"Başarımın sırrı çok çalışmak"

Röportaj: Gülçin İşler FIRAT

Fotoğraflar: İsa ARSLAN

Eğlence sektörünün duayen isimlerinden biri olan Ali Ünal, kardeşi Erkan Ünal, Osman Baydar ve Çağın Keskin ile ortak Ortaköy'de yeni bir mekan açtı. Ruby adlı mekan ile İstanbul gece hayatına yeni bir soluk getiren Ali Ünal ile mekanında buluştuk. Ruby, üç kata yayılmış, muhteşem Boğaz manzarasına sahip ve katlar arasında dolaşarak her katın keyfini çıkartabileceğiniz bir mekan. 2017 yılının başında yaşadığı üzücü ve stresli süreci, en iyi bildiği işe sıkı sıkı tutunarak ve günde 18 saat çalışarak atmaya çalıştığını söyleyen Ali Ünal ile Ruby'yi, eğlence sektörünü ve yeni projelerini konuştuk.

Ali Bey yeni mekanınız Ruby hayırlı olsun, nasıl karar verdiniz?
Hepimiz için hayırlı olsun diyelim. Bildiğiniz gibi ben turizmciyim ve işim bu. Akdeniz ağırlıklı dünya mutfağından lezzetleri barındıran mutfağımızla İstanbul'daki yerli, yabancı turistlere hizmet veren bir işletme kurma hayaliyle yola çıktık ve bunu da kısa sürede başardık.

Nasıl bir mekan burası, sizden dinleyelim.
Ruby üç katlı, her katında yemek yiyebileceğiniz, eğlenebileceğiz bir mekan. Öğleden sonra 17.00'da kapılarını açıyor ve gece 04.00'a kadar devam ediyor. Burada isterseniz sadece yemek yiyebilir, isterseniz eğlenebilir, isterseniz de akşamüstü günün yorgunluğunu atabilirsiniz. Restoran olarak ilk iki katımızı dizayn ettik. Üçüncü katımız 80 kişi kapasitesiyle grup organizasyonları, davetleri için çok müsait. Eğlence giriş katında olmasına rağmen, aslında Ruby'nin her katı istenildiği zaman restorana, istenildiği zaman eğlence mekanına dönüştürülebiliyor. Üç katta da farklı müzik çalınabiliyor.

Mekanın dekorasyonunda nelere dikkat ettiniz?
Dekorasyonu Barbara Penso yaptı, kendisiyle yıllardır çalışırım. Benim için fikirleri çok değerlidir, uzmandır. Mekan insanların rahat edebileceği sanki bir evin terası, bahçesi havasında olsun istedik. Akdeniz mimarisini içinde barındırıyor ama biraz Meksika, Küba havasını da taşıdık dekorasyona.

Yemeklerinizle öne çıkmak istediğinizi söylediniz, mutfağınızdan bahsedelim.
Evet, kesinlikle mutfağımız çok iddialı. Bu mekanı açarken hedefimiz burada 5 yıldızlı otellere gelen turistlere, Boğaz manzarası eşliğinde Anadolu'nun lezzetlerini tadabileceği bir yer sunmaktı. Mesela Anadolu mutfağımızın değerli yemeği kuzu inciği farklı bir şekilde sunuyoruz, sunumlarla oynadık. Türk mutfağının yanı sıra dünya mutfağı, hatta Uzakdoğu mutfağından lezzetleri barındıran Itsumi Sushi de var. Burada güzel bir bonfile de, bir risotto da, ıstakozlu linguine de yiyebilirsiniz.

İddialı bir şey bu kadar çeşidi bir mekanda barındırmak. Peki, en çok hangi mutfağı tercih ediyor misafirleriniz?
Bizim Türk yemekleriyle yaptığımız yenilikler çok beğenildi. Itsumi zaten, kendi kitlesi olan bir marka. Daha şimdiden Uzakdoğulu üst düzey misafirlerimizi çocuklarıyla birlikte burada ağırladık.

Eğlence konsepti nasıl olacak?
Gece yarısı 00.00'a kadar hafif yemek müzikleri oluyor, DJ performansı var. 00.30'dan sonra müzik hareketleniyor, eğlence başlıyor ve 04.00 gibi de kapanıyor. Üç katta da farklı müzik sistemi var. İkinci katta eğlenceye geçince masaları kaldırıyoruz, ortam dans ortamına dönüşüyor. Giriş katındaki balkonumuz ise en çok tercih edilen kısım.

Fiyat aralığınız nedir?
Rakamları makul tutmaya özen gösterdik. Kişi isterse 40 liraya da bir şeyler içip eğlencesini yapabilir. İki kişi 300 TL civarında keyifli bir akşam yemeğini yiyerek eğlenceye devam edebilir. Yemek için rezervasyon şart.

Ruby ile sektöre hızlı bir giriş yaptınız, mekanınızı siz nasıl görüyorsunuz?
Aslında dışarıdan çıkıp kendimize bakamadık ama çevreden, dostlarımızdan duyduğumuz kadarıyla keyifli, popüler bir yer olduk. Yaklaşık bir buçuk ay oldu burayı açalı, tam 25 gün gelen aynı müşterimiz oldu. Ender Mermerci'yi misafirleriyle ağırladık, masalarında Hollanda'nın en zengin ikinci kadını vardı. Bu beni çok mutlu ediyor. İşimden çok keyif alıyorum.

Ne mutlu size, özlemişiz sizi. Kısa sürede yakaladığı başarının arkasında yatanlar size göre nedir?
En önemlisi bildiğimiz işi yapıyoruz. Osman Baydar, Çağın Keskin bir de kardeşim Erkan Ünal olmak üzere dört ortak girdik bu işe. Çağan Bey Karaköy Goya'nın sahipleri ve benim de çok yakın arkadaşım olur. Goya biliyorsunuz çok başarılı oldu. Biz de o zamanlar Reina'da Goya'ya yer vermiştik. Aslında artık hiç Reina adını kullanmak istemiyorum çünkü konu başka yerlere gidiyor ve o gruptan ayrıldım ve sıkıntılı bir süreç yaşadık. Neticede Çağın ve diğer ortaklarımla beraber aldığımız bir kararla burayı açmaya karar verdik. Onların masanın öbür tarafında olması, benim bu meslekte çekirdekten yetişmem burada güzel bir sinerji yarattı. Çok seviyeli dostluğumuz, ortaklığımız var iyi işler ortaya çıkarıyoruz. Buraya gelenler enerjimizi görünce daha da keyifleniyor ve sonraki günlerde tekrar gelmeye devam ediyorlar.

Cesaretinizi de ayrıca tebrik ediyorum çünkü bu işi bırakacağınızı, eğlence hayatından çekileceğinizi düşünmedik değil...
Tabii ki insan aklını kaçırabilir... O kadar zor ve kötü bir olay yaşadım. Kötü günler, anlar, aylar geçirdim. Aklıma geliyor tabii ki gelmiyor değil. Ancak günde 18 saat çalışıyorum ve bazı şeylerin üstesinden geldiğimi düşünüyorum. Turizmciyim ve tabii ki bildiğim işi yapacağım. Dağ turizmi yapıyorum, Bodrum'da otel ve beach işletiyorum. Ancak İstanbul çok başka, Türkiye'nin kalbi ve burada iş yapmasak olmazdı.

18 saat çalışmak çok yorucu bir tempo değil mi?
Az uyuyorum, tabii ki yorucu yanları var ama şu an yeni açılan bir işletme o yüzden özveri gerekiyor. Bu tempoda çalışınca da geriye pek düşünecek durum kalmıyor. Kısa zamanda popüler bir mekan olduk ve bunun arkasında sağlam durmazsak inişimiz de o kadar hızlı olur. Ciddi bir yatırım var.

Adına nasıl karar verdiniz?
Burası İstanbul için çok değerli bir nokta ve bu değeri anlatan bir isim bulmaya çalışırken en değerli taşın yakut olduğunu gördük ve İngilizce adı olan Ruby'ye karar verdik. Bir de tabii ki söylemesi kolay ve herkesin hatırlayabileceği bir isim.

Ruby hangi alanda rakiplerinden öne çıkıyor...
Şu anda yemeklerimizle ön plandayız ve ekip olarak heyecanlıyız. Bu arada Ruby, yolun başında olmasına rağmen Dubai'den, Bahreyn'den, Hindistan'dan teklifler aldı. Markayı büyütmek, yurtdışına taşımak istiyoruz.

6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu uyarınca hazırlanmış aydınlatma metnimizi okumak ve sitemizde ilgili mevzuata uygun olarak kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak için lütfen tıklayınız.