Sanatın güçlü kadınları

Artkolik sanat platformunun kurucusu, yazarımız Nazlı Keçili, 8 Mart Dünya Kadınlar günü vesilesi ile sanat dünyasındaki güçlü kadınları kaleme aldı.

Sanatın güçlü kadınları

Nazlı Keçili artkolik.net

Biliyorsunuz 1857 yılında New York'ta 40.000 dokuma işçisinin daha iyi şartlarda çalışma amaçlı protestoları ile başlayıp ağırlıklı olarak 129 kadın işçinin ölümüyle sonuçlanan bir isyan ile ilk adımı atılan Kadınlar Günü, kadınlara daha iyi eğitim, yaşam şartları sunulması ve kadınların sosyal, ekonomik ve siyasal gelişimleri açısından son derece etkileyici bir oluşum. Bu vesileyle birçok kanun değişti. Kadınlar birçok sektörde söz sahibi oldular ve sanat sektörü de bu sektörlerden biri. Daha önce bahsettiğim gibi sanat tarihinde 20. yüzyıldan önce kadın sanatta bir obje olarak yer alırken 20. yüzyıl ile birlikte kadın sanatçıların ortaya çıkması ile bugün bile birçok günümüzün önemli sanatçısına ilham veren kişiler sanat tarihinde yerini almaya başladı.

Ben bu yazımda sizlere aslında bu sefer kadın sanatçılardan değil de sanat dünyasındaki sanatçı olmayan ancak sanat dünyasında söz sahibi bazı güçlü kadınlardan bahsetmek istiyorum. Bugün kadın ve sanat dediğimizde kadının hem ilham kaynağı olarak hem sanatçı olarak sanat tarihindeki yeri aklımıza gelse de sanat sektöründe var olan kadınlar sadece sanatçılar değiller. Bugün müze yöneticisinden koleksiyonere, küratörden girişimciye sektörde birçok isim var.

Rönesans döneminde Medici Hanedanı'nın kadınlarından de Marie de Medici ya da 20. yüzyılın önemli koleksiyoneri Peggy Guggenheim gibi çok değerli isimler gittikçe çoğalıyor. Bugün hala oranlar ile sanat dünyası erkek egemenliğinde bir sektör olsa da, hızla çoğalan ve güçlerini sanatçı, galerici, danışman, koleksiyoner, küratörler ve müze yöneticisi gibi sıfatlar ile birleştiren bu kadınlar sektörü kontrolleri altına alıyorlar. Bu kadınların bazıları sanatla büyüdü, bazıları ise onu daha sonra yaşamında keşfetti. Bazıları sanat alanında ciddi eğitim aldı ve bazıları 40'ından sonra öğrendi. Ancak hepsi, nesnelerle daha az ilgisi olan ve topluluklarını ellerinden geldiğince desteklemekle daha çok ilgisi olan bir toplum koleksiyonerlik vizyonuyla hareket ediyorlar. Bu kadınlar sanata olan özel tutkularını daha geniş bir kitleye taşıma, sanatı oturma odalarından çıkarıp kamusal söylem alanına taşıma kararlılığını paylaşıyor. Bahsettiğim kadınlar sanat dünyasını hem dijital çağa uyarlamak hem de çeşitlendirmek konusunda çok etkililer.

SANAT TUTKUNLARI
Güney Afrikalı sanat koleksiyoncusu ve danışmanı Makgati Molebatsi'nin sanata olan tutkusu ile kurumsal dünyadan ayrılıp kendisini tamamen sanata adaması Güney Afrika'nın sanat merkezlerinden biri olmasında rolü çok büyük. Çocukluğu ve gençliği soykırım dönemlerinde geçen ve 1990'ların sonunda sanatçı arkadaşlarından gelen hediyeler veya alışverişlerle koleksiyon yapmaya başlayan Molebatsi bugün Johannesburg Sanat Fuarı Latitudes'ı ve Cape Town'un 2017'de kıtadaki en büyük çağdaş sanat koleksiyonuna sahip özel bir müze olan Zeitz Afrika Çağdaş Sanat Müzesi'nin açılışını gerçekleştirerek hayallerine kavuşmuş görünse de esas misyonunun siyahi koleksiyonerleri yetiştirmek ve eğitmek olduğunu söylüyor. Londra merkezli koleksiyoncu Catherine Petitgas en çok Latin Amerika sanatına ve sanatçılarına verdiği destekle tanınıyor. Bir koleksiyoner olarak görevinin sadece eserler elde etmek değil, özellikle de yaşayan sanatçılar söz konusu olduğunda onları desteklemek ve eserin görünmesini sağlamak olduğunu düşünüyor. Yenilikçi ve hayırsever Hint asıllı Komal Shah'ın toplama yaklaşımı, toplumsal cinsiyetle ilgili nedenlere odaklanan sanat ağırlıklı... 2014'ten beri Feminist Çoğunluk Vakfı'nın danışma kurulunda yer alan Shah, sanat dünyasındaki kadınların, toplumsal ayrımcılığa her sektörden fazla maruz kaldıklarına inanıyor. Bu alanda çalışmanın çok büyük bir görev olarak hissettiğini söyleyen Shah, San Francisco Modern Sanat Müzesi'nin bir mütevelli heyeti üyesi olarak müzenin sahip olduğu mülklerde kadın temsilini artırmak için çalışıyor. Yine bir güçlü üretici kadın şifacı lakaplı Dr. Melani Setiawan bugün Endonezya'nın sanat konusunda en önemli kadını diyebiliriz. 1980'de 6.5 milyon nüfuslu Cakarta'da dükkan niteliğinde iki, üç galeri varken bugün uluslararası önemli bir fuar olan Art Jakarta'dan birçok özel müzeye Jakarta Bienali'nden birçok organizasyonda imzası olan bu sanatsever doktorun sanatçılara aktif desteği var.
Kadınların da erkekler kadar her sektörde var olabildiğinin fark edildiği günümüzde kadının erkekten hiçbir farkı olmaksızın iş hayatında da özel hayatında da bağımsız bir birey olduğu ve tüm kadınların her şeyden önce kendi ayakları üzerinde durmasının önemini her zaman olduğu gibi kızlarımıza ilk öğretmemiz gereken şeylerden biri olduğunu düşünüyorum.

6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu uyarınca hazırlanmış aydınlatma metnimizi okumak ve sitemizde ilgili mevzuata uygun olarak kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak için lütfen tıklayınız.