Sade bir ada evi

Mimar Handan ve İsmail Beydili’nin Bozacada Habbele Koyu’nda tamamen gemi malzemelerinden yapılmış evlerinin odak noktası muhteşem manzarası.

Sade bir ada evi

RÖPORTAJ ÖZGE ZEKİ
FOTOĞRAF BURAK TEOMAN

Mimar çift Handan ve İsmail Beydili'nin Bozcaada Habbele Koyu'ndaki evleri tamamen gemi malzemelerinden yapılmış. Fırtınalı ve lodosun güçlü olduğu günlerde yük gemilerinden düşen parçalar ve eşyalar ertesi gün kıyıya vururmuş ve bunu bilen ada halkı da düşenleri toplarmış. Bu geleneğe denizciler 'lodosçuluk' derlermiş. Mimar çift de bu gelenekten yola çıkarak kendi evlerini gemilerden çıkan parçalardan yapmaya karar vermiş. Sınırı çam ağaçları ile çizilen, 17 dönümlük arsa üzerinde Habbele Koyu'na hakim bir konumda yer alan evde, çiftin odak noktaları manzara olmuş. İki katlı olan ve üç odadan oluşan evin giriş katı; oturma bölümü, açık mutfak ve terastan oluştururken alt katta yatak odaları ve odalardan açılan tünel ile çiftin kendilerim ne özel oluşturdukları saklı bir balkon yer alıyor. Çift, evlerinde en sevdikleri köşenin burası olduğunu belirtiyor.

Eve ne zaman taşındınız?
Ailece çok eski Adalıyız. Bozcaada'da doğdum, büyüdüm. Dolayısıyla hala doğduğum, büyüdüğüm yerde, yani evimde Bozcaada'dayım. Adanın en sevdiğimiz koyu ise Habbele, ikiz oğullarımız Ege ve Efe bu koyda büyüdüler. Buranın bizim için anlamı çok başka olduğu için ailece burada oturmalıyız dedik. 2018 yılında taşındık.

Evinizi tasarlarken işe nasıl başladınız?
Evimizin olduğu arsada herhangi bir yapı yoktu. 20 dönümlük arazinin 8 dönümü kızıl çam ormanı ve kekik ile kaplıydı, boş bölümün iki dönümü ise siyez buğdayı ekimine ayrılmıştı. Evimizin projesi, eşim mimar İsmail Beydili'ne ait. İnşaatı da iki ustası ve kardeşi Birol Beydili ile bizzat kendisi yaptı. Yapıda taş olarak sadece kendi bodrum kazısından çıkan taşlar kullanıldı. Evimizin temel felsefesi sürdürülebilirlik ve geri dönüştürmek. Bu fikir Ada'daki lodosçuluk geleneğinden ortaya çıktı. Bu geleneğe göre gemilerden düşen, kıyıya vuran her şey toplanır ve amaca uygun kullanılır. Bizim projemizde de buradan yola çıkılarak, gemilerden parçalar toplandı ve bunlar evin temel malzemelerini oluşturdu diyebiliriz. Evin elektrik ihtiyacını güneş panellerini çatıya gizleyerek çözdük benzer şekilde taş örme kuyu ve yağmur suyu depolama sistemi ile de su ihtiyacını çözdük. Peyzajda susuzluğa dayanıklı yerel bitkilere yer verdik. Ayrıca kendi sebze ve meyvemizi yetiştirmek için alanlar oluşturduk. Bundan 5 yıl önce küresel ısınmayı düşünerek yaptığımız kendi kendine yetecek evimiz, pandemi döneminde yaptığımız şeyin doğruluğunu bize kanıtladı. Bir nevi doğaya dönüş ama doğaya saygı çerçevesinde olmak koşuluyla. Geleceğin evleri tüketen değil; üreten ve kullanılmış öğelere bir şans daha veren bakış açısıyla dizayn edilmeli diye düşünüyoruz.

Odaları nasıl dekore ettiniz?
Evimizin giriş katı yaşam alanı ve açık mutfaktan oluşuyor. Bodrum katında ise yatak odaları ve banyolar mevcut. Spor odasından çıkılan koridorla bağlanan ve koya hakim özel bir balkon yarattık ki, evin en sevilen yeri. Gece yıldızları seyretmek ve denizin sesini duymak ikiz oğullarımız Ege ve Efe ile bizim en sevdiğimiz şey.

Evinizin tarzınızı nasıl özetliyorsunuz?
Doğal malzemelerin birbiriyle uyum içinde olduğu, yalın, ihtiyacımız kadar, kendine has olarak tanımlayabilirim.

Takip ettiğiniz tasarımcılar var mı?
Eşim ve ben mimarız ve ikizlerimizden Ege iç mimarlık okudu. Tasarım öncelikle yalın, basit ama fonksiyonel olmalı ve hepimizden birer dokunuşla hayat bulmalı...

6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu uyarınca hazırlanmış aydınlatma metnimizi okumak ve sitemizde ilgili mevzuata uygun olarak kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak için lütfen tıklayınız.