Günümüzde pek çok gelin “Düğüne 1 hafta hala bir şey yemesem zayıfl arım” şeklinde düşünerek şok/sıvı vs. sağlıksız diyetler uygulayabiliyor. Bu durum, tartıda bir azalmaya sebep olsa bile düğün gününde bitkin ve yorgun görünmenize yol açabilir. Bu yüzden yapmanız gereken, yeterli ve dengeli bir beslenme programıyla bu süreci en doğru şekilde yönetmektir. Ancak özellikle düğüne 1 aydan az bir zaman kaldığında stresinizi azaltacak ve o son kiloları vermenize yardımcı olacak bazı önerilerim var.
KATI VE AÇ BIRAKAN DİYETLERDEN UZAK DURUN
Genellikle açlık diyetleri, sebze meyve suları veya çorba gibi sıvı besinleri içeren tek tip besinin tüketildiği “şok diyetler” ile zayıfl amaya çalışmayın. Özellikle zayıfl ama sürecinde yağdan kayıp sağladığına dair bir kanıt olmayan bu diyetler; sinirlilik, yorgunluk, vitamin ve mineral eksiklikleri, su kaybı, karın krampları, mide bulantısı ve ishal gibi sağlık problemlerine yol açabilir. Ayrıca hızlıca verilen kilonun içeriğinin de maksimum yağ olmayacağı kesindir.
ÖĞÜNLERİNİZİ DOĞRU ZAMANDA VE MİKTARDA TÜKETİN
Ne yediğiniz kadar ne zaman yediğiniz de metabolizmanın doğru çalışması için önemlidir. Hızlı kilo vermek için azaltılan öğün sayısı ile metabolizma hızı yavaşlar ve vücudun besinlerden gelen enerjiyi depolama kabiliyeti artar. Öğün atlama, metabolizma hızını yavaşlatır; öğünleri geç yemek ise vücudun besinleri enerji kaynağı olarak kullanmasını olumsuz etkiler. Bu yüzden güne erken yapılan bir kahvaltıyla başlanmalıdır. Günün tam ortasında öğle yemeği ve akşam 20:00’da bir akşam yemeğiyle günü bitirmek en etkili ve sağlıklı kilo verme şeklidir. Yapılan çalışmalar, maksimum kilo kaybı için öğün sayısının üç ana ve bir ara öğün olarak planlamasının ideal olduğunu belirtmektedir. Öğün arası bırakılan zaman aralığı ise yağ yakımında en kritik konulardan biri... Günün ilk öğününün uyandıktan sonra ilk 2 saat içerisinde yapılması, onu takip eden öğünler arasında en az 4 saat bırakılması yağ yakma fi zyolojisini hızla harekete geçirir.
BAHARATLARI BOL KULLANIN
Özellikle tane karabiber, hardal, zerdeçal ve kimyon içerdiği özel biyoaktif bileşenler sayesinde kısa süreli de olsa metabolizmayı hızlandırır. Pul biber de metabolizmayı destekler. Bu yüzden salatalara, sebze ve kuru baklagil yemeklerine ve çorbalara bol miktarda baharat eklemekten kaçınmayın.
KAHVE İÇMEKTEN VAZGEÇMEYİN
Kahvenin içerdiği kafein, metabolizma hızını %3-11 oranında artırır. Yeterli düzeyde kafein alımı, vücutta su atımını önler ve sinir sistemini uyararak yağ asitlerinin kullanımını arttırır. Vücudun glikojen depolarını koruyarak maksimum yağ yakımını da destekler. Bu yüzden günde 4 fi ncana kadar şekersiz, sütsüz ve aromasız kahve içmek hem tok kalma süresini uzatır hem de daha hızlı kilo kaybetmeyi sağlar. Ancak hipertansiyon hastaları 1 fi ncandan fazla kahve tüketmemelidir.
ELMA SİRKESİNİ EKSİK ETMEYİN
Elma sirkesi; içerdiği asetik aside bağlı olarak iştah kontrolünü sağlar ve öğünde nişastaların sindirimini geciktirerek insüline ihtiyacı azaltıp kan şekerinin dengelenmesine yardımcı olur. Yapılan çalışmalar; elma sirkesinin öğün sırası ve sonrasında tüketiminin özellikle bel çevresinde bulunan yağ dokusundan zayıfl amaya yardımcı olduğunu göstermektedir.
