ŞERİF ERCAN serif.ercan@sabah.com.tr
Brugge, Belçika'nın kuzeyinde yer alan ve birçok açıdan çok özel bir şehir. Ülkenin en çok turist çeken şehri olan Brugge, UNESCO tarafından koruma altına alınan binaları, sokakları ve kanallarıyla adeta bir masal şehri. O yüzden de Avrupa'nın en romantik şehirleri arasında gösteriliyor. Ortaçağ'dan kalma mimarisi, değişik çikolataları, danteli (diğer adıyla rahibe işi), kanalları ve birası ile ünlü olan Brugge, Kuzey Denizi'ne kanallarla bağlandığı için liman şehri olarak da anılıyor.
120 bin nüfuslu şehir, 2. Dünya Savaşı'ndan fazla zarar görmediği için, Ortaçağ'dan kalma mimarisini olduğu gibi günümüze taşımış. 2000 yılında da, UNESCO tarafından Dünya Kültür Mirası Listesi'ne alınmış. Şehrin en gözde yeri Markt Meydanı. Kare şeklinde olan bu meydan Ortaçağ döneminde, şehrin merkezi olarak kullanılmış. Meydanın çevresi, şirin kafelerle çevrili. Şehrin sembol yerlerinden biri ise Çan Kulesi. 1240 yılında yapılan ve yüksekliği 83 metre olan kulede 47 çan bulunuyor. Görülmesi gereken yerler arasında; özellikle Michelangelo tarafından yapılan heykelleriyle dikkat çeken Meryem Kilisesi, 13. yüzyılda yapılmış birçok küçük binanın bulunduğu ve içinde rahibelerin yaşadığı Beguinage, küçük bir Roma Katolik kilisesi olan ve 12. yüzyılda inşa edilen Holy Blood Bazalikası, şehrin ana kilisesi olan St. Savador Katedrali, biranın üretim süreci ve geçmişinin anlatıldığı Brewery de Halve Maan Bira Fabrikası ve şehrin ender çağdaş binalarından olan konser salonu bulunuyor. Müze gezmeyi seviyorsanız; Groeningge Müzesi, Dantel Müzesi, Çikolata Müzesi, Patates Müzesi, Lumina Domestica Müzesi, Elmas Müzesi ve Dali Galerisi'ni ziyaret edebilirsiniz.
Brugge deyince ilk akla gelenlerden biri de Brugge çikolatası. Şehirde Brugge'lu ustaların ellerinden çıkan çikolataların satıldığı birçok küçük çikolata dükkanı var. Bu dükkanlardan çikolata almadan dönmeyin.
ADRİYATİK KIYISINDA ORTAÇAĞA YOLCULUK DUBROVNİK
