
'Kadınlar beni kocalarından fazla seviyor'

'Kadınlar beni kocalarından fazla seviyor'

Röportaj:Elif AKTUĞ
Fotoğraflar:Cengiz DİKBAŞ
Evliliği, boşanması, yaptığı işler, almadığı kilolar, hamileliği, yaşadığı aşk; neticede attığı her adımla ilgileniyoruz. Enerjisine ve çalışkanlığına gıpta ediyor, başarılarını alkışlıyor, kilo almadığı için kızıyor ama neticede ona bayılıyoruz. Son bir aydır yeni çıkardığı DVD’siyle ilgilenen ve kadınları zayıflattığı için çok sevilen Şallı ile keyifli bir söyleşi yaptık. En çok da Sinan Akçıl’ın kulağını çınlattık, en çok çocuklarının fotoğraflarına baktık, en çok verdiği nefis pozların etkisinde kaldık... Elbette yeni yılı, beklentilerini ve 2015 planlarını konuştuk... Bu arada Park Bosphorus Hotel’de çok özel bir fotoğraf çekimi de gerçekleştirdik.
'Kadınlar beni kocalarından fazla seviyor'

Model, sunucu, televizyon programcısı, pilates eğitmeni ve anne... Çok özelliğiniz var, hangisi sizi daha iyi tanımlıyor?
Ebru Şallı: Modelliğe başladığım yıl 1995, Türkiye Güzeli seçilmiştim; sonra uzun zaman podyumdaydım, ayrıca modellik yaptım. Ardından sunuculuk ve televizyon programcılığı geldi, kadın programları yaptım; haklısınız pilates eğitmeni de oldum. Ve harika iki evlada sahip bir anneyim. Sanırım bunların hepsi Ebru Şallı’yı oluşturuyor, galiba bir kadın dergisi gibiyim. Çevir çevir oku. (gülüyor) Yemek, spor, çocuk, aşk, heyecan; her şey var... Bir tek oyunculuk yapmadım. Sadece güzellik yetmez oyuncu olmak için. “Neden denemedin?” diye soran çok oluyor. Ben mükemmeliyetçiyim, eğitimini almadan cesaret edemedim. Etmem de...
Bana sorsanız, kesinlikle bir sitcom’da oynamalısınız derdim. Sizi yakından tanıdıkça enerjinizden ve eğlenceli kişiliğinizden etkilenmemek mümkün değil.
Şallı: Sağolun, gerçekten de esprili biriyimdir, gülmeyi ve güldürmeyi çok severim. Ayrıca gülen insanlara bayılırım. Ama hayır, sitcom’da oynayamam. Tarzım her şeyin en iyisini yapmak üzerinedir, laf olsun diye bir iş yapmam. Hayatıma farklı bir yol çizdim. Pilates eğitmeni oldum.
Zor bir yol seçtiniz aslında. 20 yıl oldu o halde, siz bütün bu işlere başlayalı. Zor mu geçti yıllar?
Şallı: Çok güzeldi her şey. Zaman çok hızlı geçiyor. Geriye bakınca güzel şeyler hatırlıyorum, çocuklar büyüdü bile. İstediğim işleri yaptım. Modelliğe başladığımda 17 yaşındaydım ve “Şunları şunları yapacağım, evleneceğim, iki çocuğum olacak” dememiştim. Her şeyi hayatın akışına bırakmıştım. Çok çalışkan biriyim, her şartta çalışmayı seviyorum. Allah uzun ve sağlıklı ömür verirse, 70 yaşında da çalışıyor olacağım.
Pilatese başladığınız zaman hamileydiniz sanırım...
Şallı: Doğru, 11 yıl oldu. Hamileyken başlamıştım. Doğurunca da devam etmeye karar vermiştim. Çok ilgimi çekmişti, ruhuma hitap eden bir spor. Bir an önce doğurup, pilates eğitmeni olmaya karar verdim. Farkındalığım arttı, nefesim değişti, bana ne oluyor dedim. Değiştim birdenbire, farklı bir boyutu var pilatesin.
'Kadınlar beni kocalarından fazla seviyor'

Pilates yapmak için mi erken doğum yaptınız yoksa? Öyle de bir dedikodu var ya, çocuklarınızı erken doğuruyormuşsunuz kilo almamak için! Doğru muydu bu?
Şallı: İkisini de erken doğurmadım. İlk oğlum Beren’i sadece 10 gün erken doğurdum. Pars’ı tam zamanında doğurdum. Üstelik loğusayken duymuştum bu dedikoduları. Herkesin bedeni farklı, ben o kadar kilo aldım. Çocuklarımı birer yıl emzirdim, onlara çok sağlıklı bir şekilde baktım. Çok bilinçli bir anneyim. Sütümün nasıl geleceğini, kendimin değil de çocuklarımın nasıl kilo alacağını bilerek beslendim. Doktorum da yardım etti. Sadece 7 kilo alınca herkese dert oldu.
Olmaz mı? Şaşırdık, kızdık size bütün kadınlar olarak. Hamile kadın 15-20 kilo alır normalde...
Şallı: Bu konuyu konuşmayan yoktu. Aslında size bir şey itiraf edeceğim. Beren’de “7 kilo aldım” deyince ortalık yıkıldı ya; Pars’ta yalan söyledim. “10 kilo aldım” dedim, laf işitmemek için. Şimdi itiraf ediyorum işte, 10 kilo almamıştım. “10 kilo aldım” deyince konuşmadılar. Ne yapabilirim, dar yapılı biriyim, kemiklerim ince. Hamileyken karnım büyüdü sadece. Babama benzerim yapı olarak.
Yemiyor musunuz peki?
Şallı: Yemez miyim? Her şeyi yerim. Güzel de yemek yaparım. Büyük ve kalabalık sofralar kurarım. Damak zevki insana mutluluk verir. Bakın çantamda çikolata var ama koca bir paket yemem, azar azar yerim. Öyle alıştım. Az önce kepekli bir tost yedim gördünüz.
Yanında patates kızartması da vardı tostun...
Şallı: Onu yemedim işte.
'Kadınlar beni kocalarından fazla seviyor'

Aç kadınların hiçbiri sizin gibi sağlıklı ve mutlu görünmüyor.
Şallı: Harikasınız, çok doğru. Aç insan pörsür zaten, mutluyum ve sağlıklıyım. Bu kadar spor yapamaz aç bir insan. Zaten zayıflığı da tasvip etmiyorum. Kas oranı mühim, insan kanlı canlı olmalı. 40 bedende sağlıklı ve fit de olabilirsiniz. Herkes başka, zayıf olan selülitli kadınlar da var. Kiminin kol, kimin kalça çalışmaya ihtiyacı var.
Pilatese alıştırdığınız kadınlar ulaşıyor mu size?
Şallı: Sosyal medya harika! Her türlü ulaşıyorlar. Yaptıklarını ve tecrübelerini anlatıyor kadınlar. 38 kilo verdirdiğim kadınlar var. Pilatese başlamadan kilo vermek lazım, yağ oranını düşürmek lazım önce. 10. seanstan sonra duruş ve bakış değişiyor. Kadınlarla aramda büyük bir gönül bağı var. Yaşadıklarımı paylaşmam onları çok mutlu ediyor. Lezzetli yemeklerimi de seviyorlar ayrıca.
Kadınlar dertlerini, sıkıntılarını da unuttu pilatesle galiba?
Şallı: Benim de dertlerimi unutturuyor, çok başka bir spor. Kadınlara günlük sıkıntılarını, sorunlarını unutturuyor, sorunlarla daha kolay baş edebilecek kıvama geliyorlar. Ülkenin her yerinden çok sayıda takipçim var, herkesin evinde pilates toplarım var. Fotoğraflarını paylaşıyorlar, boşanmaktan vazgeçen de var, kilo veren de. Kadın kendini iyi hissediyor ve beni kocasından fazla seviyor. “Kendimi nihayet kocama beğendirdim ama seni daha çok seviyorum” diyor. (gülüyor) Beni sevmesin de kimi sevsin, mutlu olan, kilo veren ve kas yapan kadın?
'Kadınlar beni kocalarından fazla seviyor'

Çocuklarınıza tatlı yediriyor musunuz, yoksa yasak mı?
Şallı: Elbette yiyorlar, yasakçı olmak hep ters etki doğurur. Bilsinler, yesinler isterim. Tombik doğdular, her zaman sağlıklı beslendiler. Protein çok önemli, et yemediğim halde çocuklarıma yediririm.
Başka çocuk planı var mı? Bir kız çocuk olsa mesela...
Şallı: Çocukları çok severim, onlarla vakit geçirmeyi çok severim. Kader biraz da bu işler. Neden olmasın, çok çocuk fikri uzak değil bana. Erkek çocuk çok severdim, öyle de oldu. Anneme her zaman kardeşime bakarken yardım ederdim. Çok anaç bir yapım var.
Cesaret isteyen kararlar aldınız. Boşanmak bile zor bir karar.
Şallı: Her şeyden önce kendime güvenirim, her kararımda da böyle oldu. Çocukların daha sağlıklı ve huzurlu yaşaması için anne-babanın mutlu olması lazım. Evde mutsuz bir ortam varsa boşanmayarak çocuğu mutlu edemezsin. Biz hep Harun’la (Tan) “Boşanmak için illa çok kötü bir şey olması mı lazım” dedik. Çocuklarımıza “Anne baba olmaya devam edeceğiz ama artık karı-koca değiliz” dedik. Çocuklara nasıl davranmalıyız diye porfesyonel anlamda destek de aldık o dönemde. İki yıl oldu bile boşanalı.
'Kadınlar beni kocalarından fazla seviyor'

Çocukların Sinan Akçıl’la tanışmaları nasıl oldu? Anlaştılar mı?
Şallı: Çok yolunda giden bir süreçti. Uyum sağlamaları ve birbirlerini sevmeleri yavaş yavaş oldu.
Boşandıktan sonra bir stres, bunalımyaşadınız mı?
Şallı: Hayır, bunalıma girmedim; pilates ve çocuklarım beni ayakta tuttu. Pilates anti-depresan gibidir. Boşandıktan 3-4 ay sonra Sinan’la aramızda bir şeyler olur mu diye düşündüm. Yazıldı bu haber ama o dönem aramızda ilişki yoktu, biz sonrasında yazışmaya ve görüşmeye başladık. Bir arkadaşımızın evinde ilk defa karşılaştık, aklıma bile gelmezdi ama oldu.
Sinan Bey, fiziğiniz dışında hangi özelliğinizden etkilenmiş?
Şallı: Anneliğim, çocuklarımla olan elektriğim onu çok etkilemiş, hep bunları söyler. Sıcakkanlı ve esprili olmam da etkili oldu sanırım. Kendisine sormanız lazım.
Sinan Bey’i komik buluyorsunuz öyle mi? Dilinizden düşmüyor...
Şallı: Sinan’ın beni en çok etkileyen şeyi buydu. Pilateste karnım bu kadar acımıyor; Sinan’a gülmekten karnım ağrıyor inanın.
'Kadınlar beni kocalarından fazla seviyor'

Bu muhteşem karnın sebebi Sinan Akçıl o halde! Ona da karışıyor musunuz, şunu ye, bunu ye diye.
Şallı: Düzensiz besleniyordu eskiden, şimdi çok daha iyi besleniyor. Çok ciddi anlamda spor yapıyordu şimdi pilates de eklendi. Sonuçta hem kendi sağlığı için hem de görselliğe hitap eden bir işi olduğu için spor yapmalı zaten. Ancak çok şanslı bir fizik yapısı var, o doğuştan baklavalı bir karna sahip.
Sinan Akçıl’ın hayranlarıyla, fanlarıyla aranız nasıl?
Şallı: Sinan’ı milyonlar takip ediyor. Elbette genç kızlar ve kadınlar oluşturuyor bu kitleyi. Bence çok güzel, hepsi de şarkılarını ezbere biliyor. Bu durum çok hoşuma gidiyor. Hayranları arasında beni seven de vardır, sevmeyen de.
Kıskanıyor musunuz bu ilgiyi?
Şallı: Hayır, çok eğleniyoruz. Çok fazla dışarda vakit geçirmiyoruz. Aile hayatını ve evi seviyoruz.
O sizi kıskanıyor mu?
Şallı: (Gülüyor) Sinan’la ayrıyken, her an ‘on-line’ vaziyetteyiz. Bir ilgi bir alaka durumu var, fotoğraflarıma bakıyor “Hımmmm” diyor... Var kıskançlık olmaz mı?
'Kadınlar beni kocalarından fazla seviyor'

Aşk varsa alınganlık da vardır, küsmeler, üzülmeler de var mı?
Şallı: Oluyor tabii her ilişkideki gibi. İnsanız neticede, anlık şeyler yaşanıyor bazen. Güzel ama aşk...
Yeni yıl geldiği için heyecan hisseder misiniz, umutlanır mısınız?
Şallı: O coşku ve heyecanımı hiç kaybetmedim, inanın hala çocuk gibiyim bu konuda. Bir de bende konsept hastalığı var, Kasım 15 oldu mu hemen ağaç kurulur eve. Konsepte uygun aksesuarlar alırım, ona göre yemekler yaparım. Çocuklarıma da geçti bu huyum, heyecanla hazırlandık yeni yıla.
Ne yapacaksınız yeni yıl gecesi?
Şallı: Çocuklarla evde olacağız. Eğer yurtdışında değilsem böyle özel gecelerde evimde, ailemle olmayı tercih ediyorum. Çocuklarla evdeyiz, oyun oynayacağız. Gerçi her akşam oynuyoruz ya... Tombalamız var. Sinan çalışmazsa bize katılacak. Yılbaşı gecesi en lüks restoranlarda bile servis ve kalite aksıyor. Mutlaka bir karışıklık oluyor, sevmiyorum karmaşayı.
Planlarınızı alalım yeni yıl için...
Şallı: Çalışmak ve sadece çalışmak. Yeni DVD çıkacak, şu anda karın, kol ve kalça DVD’im satışlarda bir numara, bu da bana çok moral verdi, motive etti. Pars’la beraber çıkaracağımız çocuk yemekleri kitabımız var. Bakalım...
Sürekli yeni yıl kararı alır kadınlar ve bir türlü uygulayamaz, biraz motive etsenize; ne yapsınlar...
Şallı: Derhal; hiç vakit kaybetmeden pilatese başlasınlar. İnsanı bu kadar kısa sürede şekle sokan, mutlu eden bir spor daha yok. Kendilerine vakit ayırsınlar. En önemlisi de bu, sadece spor yapmak yetmez. Bazen boş kalmaya da ihtiyaç duyar insan. Herkes zamanla yarışır halde. Ama biraz durmak ve sakinleşmek lazım. Ev hanımları bence en zor işi yapıyor çünkü bir evi organize etmek çok zordur. Arkadaşlarına vakit ayırsınlar, tembellik yapsınlar. Mutlu olmak için yaşasınlar, mutlu oldukça çevrelerini de mutlu ederler. Mutluluk da bulaşıcıdır.
'Kadınlar beni kocalarından fazla seviyor'

Hediye almak önemli midir sizin için, illa pahalı mı olmalı?
Şallı: Hem hediye almayı hem de hediye vermeyi çok severim. Özenir ve ihtiyaca göre hediye alırım. Laf olsun diye değil. Bana da öyle yapılsın isterim. Çok pahalı ve gösterişli olmasına gerek yok. Benim için alınsın, zaman ve emek harcansın isterim.
Sinan Bey size ne aldı acaba?
Şallı: Bilmiyorum ki...