
Yazı: Bade Çakar
CHANEL
Matthieu Blazy merakla beklenen ilk koleksiyonunu tanıttı. Grand Palais’in dev cam kubbesi altında gezegenlerin siluetleri eşliğinde Blazy, klasik Chanel kodlarını alıp modern çizgilerle yeniden yorumladı. Koleksiyonda maskülen ve feminen hatlar iç içe geçiyor; oversize blazer’lar ile zarif elbiseler bir araya gelirken, Chanel kadınını tek tipleştirmek yerine çok sesli karakterlerle yeniden tanımlıyor; hem güçlü, hem kırılgan, hem klasik hem yenilikçi.
DIOR
Paris Moda Haftası’nda Dior, Jonathan Anderson’ın baş kreatif direktörlüğü altında yeni bir sayfa açtı. Anderson, arşivlerle güncel formları ustalıkla harmanlayarak markanın ikonlaşmış kodlarını yeniden yorumladı. Gösteri, modaevinin tarihine saygı duruşu gibiydi: Bar Jacket’ler Dar padyer formlarıyla birlikte sahnedeydi, geniş kumaş kullanımları dramatik etki yarattı. Kurdela motifleri, origami detayları ve 18. yüzyılın kıyafet formundan izler taşıyan silüetler, Anderson’ın güçlü anlatı dilini destekledi.
SAINT LAURENT
Saint Laurent ilkbahar/yaz 2026 koleksiyon tanıtımı Trocadéro bahçelerinde, Eyfel Kulesi manzarası ile gerçekleşti. Koleksiyonda 1980’lerin güçlü siluetleriyle klasik YSL ruhu yeniden karşımızdaydı. Vaccarello bu sezon monokrom ve kontrast tonları kullanırken, siyah-beyaz’ın ötesine geçerek lacivert, turuncu ve haki tonları da öne çıkarttı. Saint Laurent SS26, couture’den gelen lüks mirasa genç, asi ve dengeli bir enerji taşıyor.
VALENTINO
Valentino’nun Alessandro Michele liderliğindeki ilkbahar/yaz 2026 koleksiyonu, ‘Fireflies’ başlığıyla Paris Moda Haftası’nda sahneye çıktı. Koleksiyondaki kumaş seçimleri dikkat çekiciydi: Gold ve silver payetler reflektif bir yüzey sunarken, ipek, şifon ve transparan tüller vücuda esneklik ve hafiflik kazandırıyor. Deri ve dantel detayları ise görünüşte zıt gibi duran bu unsurları dengeliyor; saydamlık ve opaklık arasında kurulan denge, koleksiyonun dramatik etkisini artırıyor.
CELINE
Celine yeni koleksiyonunun tanıtımı için Parc de SaintCloud’u tercih etti. Michael Rider’ın kreatif vizyonuyla bu sezon sade ama güçlü bir Celine görüyoruz. Keskin ceketler, minimalist elbiseler, net çizgiler ve kapalı siluetler hakim. Celine, modern kadın için “az ile çok” anlayışını yeniden yorumluyor: Duruş ve duruluğun dili bu koleksiyonda güçlü bir frekansla hissediliyor.
MIU MIU
Miu Miu defilesi İéna Sarayı’nda düzenlendi ve koleksiyonun teması ‘apron/önlük’ motifine dayalı bir feminen işçi sembolizmi üzerine kuruldu. Miuccia Prada, gündelik objeleri moda diline tercüme ederek, önlük biçimli elbiseler, askılı detaylarla şıklığın arasındaki geçişi vurguluyor. Minimal ama güçlü havaya sahip koleksiyonda düz renk elbiseler, hafif dantel semboller ve kontrast kumaş blokları dikkat çekiyor. Gündüzden geceye taşınabilir formlar, işlevsel detaylarla süslenmiş.