
' Kişiye özel dikim lüksünü hazır giyime taşıyan bir marka yarattık'

' Kişiye özel dikim lüksünü hazır giyime taşıyan bir marka yarattık'

Röportaj: Gülçin İŞLER FIRAT
Fotoğraf: Serkan ŞENTÜRK
Cemiyet hayatının tanınmış isimlerinden Melis Hatipoğlu kız kardeşi Tuğçe Postoğlu ile 'The Black Dress' adıyla bir marka yarattı. İki kız kardeş siyah elbise tutkularından yola çıkarak kurdukları markayı ve hazırladıkları ilk koleksiyonu geçtiğimiz ay görkemli bir davetle tanıttı. 15 farklı modelin yer aldığı koleksiyon 450 adet üretilmiş ve hepsi el dikimi. Altı aylık hamile olan Hatipoğlu ve kardeşi Postoğlu ile Ruffles Otel'in süitinde çok özel bir fotoğraf çekimi gerçekleştirdik. Postoğlu tasarımları giyerken hamile olan ablası da ona eşlik etti.
Marka çıkış hikayeniz nedir, nasıl karar verdiniz böyle bir marka yaratmaya?
Melis Hatipoğlu: Siyah elbiseye olan tutkumuz ve tam olarak aradığımız siyah elbiseyi bulamamamız bizi bu fikre yöneltti. İstediğimiz gibi bir siyah elbise bulamayınca "Neden biz yapmayalım" dedik ve 'The Black Dress' markası 'mükemmel siyah elbise' arayışının bir sonucu olarak hayat buldu. Etiketlerinden markanın yazı karakterine kadar her detayıyla tek tek uğraştık, en iyisi, en kalitelisi olsun istedik.
Neden Black Dress?
Tuğçe Postoğlu: Koleksiyon bahsettiğimiz gibi sadece siyah elbiseden oluşuyor. Toplantıda, davette, özel bir günde giyebileceğiniz, her kadının dolabında olması gereken kurtarıcı parça... The Black Dress ismi de, markanın hem içeriğini hem de konseptini tam anlamıyla yansıtması açısından "işte bu!" dediğimiz bir isim oldu.
' Kişiye özel dikim lüksünü hazır giyime taşıyan bir marka yarattık'

Koleksiyon kaç parçadan oluşuyor; hangi malzemeler kullanıldı?
Postoğlu: Koleksiyonda vücudu kavrayan kalıplara sahip, kaliteli kumaşların kullanıldığı, ince detayların hakim olduğu 15 farklı modelden oluşan, tümü el dikimi 450 elbise var. Kişiye özel dikim lüksünü hazır giyime taşıyan bir markayız. Piton gibi egzotik deriler kullandık. Şimdi ise 15 kısa elbise modelinden oluşan koleksiyonumuza uzun siyah gece elbiseleri ekleyerek koleksiyonu genişletmeye başladık.
Koleksiyondaki tasarımlar nasıl tepki gördü yakın çevrenizden?
Hatipoğlu: Yakın çevremizden aldığımız tepkiler çok güzeldi. İstanbul'daki tanıtım için yakın
çevremizden birkaç dostumuza elbise hediye ettik. Elbiseler müşterilerimizin üzerinde mükemmel oldu. Kalıplar, tekstilde en ince ve önemli detaydır. Bizi en mutlu eden şey de bu konudaki başarımız oldu. Özellikle kalıp ve dikişlerimiz hakkında çok olumlu geri dönüşler aldık. The Black Dress ile tanışan tüm dostlarımız siyah uzun elbise koleksiyonumuzu bekliyor.
Nerelerde satacaksınız ve fiyat aralığı ne olacak?
Postoğlu: Şu anda kendi web sitemiz üzerinden online satışımız başladı. www.theblackdress.com.tr adresimizdeki satışın dışında hedef kitlemize uygun satış kanallarıyla görüşmelere başladık. Bu konuda seçici ve hassas olduğumuz için dikkatli ve ağır hareket ediyoruz. Elbiselerin fiyatları 800 TL ile 1500 TL arasında değişiyor.
' Kişiye özel dikim lüksünü hazır giyime taşıyan bir marka yarattık'

Siz de (kardeşler) bir siyah tutkunu musunuz? Dolabınızda en çok hangi parçalar vardır ve kullanmayı en sevdiğiniz renkler neler?
Hatipoğlu: İkimizin de gardırobunun büyük kısmı siyah parçalardan oluşuyor. Siyah elbiseler ağırlıklı olmak üzere siyah skinny jeanler, t-shirtler, deri ve blazer ceketler gardırobumuzun vazgeçilmezleri arasında. Benim için siyah renk bir tutku; fakat o dönemki ruh halime bağlı olarak çok enteresan bir rengi enteresan bir parça üzerinde de kullanabilirim.
Postoğlu: Siyah dışında ben kırmızı ve mor rengi de severek kullanıyorum. Saç ve ten rengimle uyum içerisinde oluyor.
Siyah elbise her kadın için vazgeçilmez kurtarıcı. Sizin için de öyle mi? Gardırobunuzda kaç siyah elbise var?
Hatipoğlu: Günün her saatinde her yere giyebileceğimiz onlarca siyah elbisem var.
Postoğlu: İnanın sayısını tam olarak biz de bilmiyoruz. Bir mağazaya girdiğimizde de en çok sorduğumuz soru "Bunun siyahı var mı?" Sanırım bu bir çeşit bağımlılık.
Sizce bir kadın siyah elbiseden ne bekler?
Hatipoğlu: Bir kadın her şeyden önce, üzerindeki kıyafetin kendisini iyi hissettirmesini ve hatlarını en güzel şekilde göz önüne çıkarmasını bekler. Bahsi geçen şey siyah bir elbise olduğunda ise zamansız olmasını, rahat kombinlenebilmesini ve kaliteli durmasını ister. Biz de modellerimizi yaratırken bunları göz önüne aldık ve aynı zamanda rahat olmasına özen gösterdik.
' Kişiye özel dikim lüksünü hazır giyime taşıyan bir marka yarattık'

Bir kadının gardırobunda hangi davetler için nasıl siyah elbiseler olmalı?
Postoğlu: Her kadının gardırobunda mutlaka iş hayatı da dahil olmak üzere günlük olarak giyinebileceği, şık davetler için, bir de son dakikada 'kurtarıcı' niteliğinde kullanabileceği siyah elbisesinin olması lazım. Aksesuarlarla gittiği ortama göre uyum sağlayabilecek zamansız sade siyah bir elbise de olmalı. Kadının güzelliğini öne çıkaran sadelikte olması detaylardaki işçiliği ile
kaliteli durması önemli. Bunun yanı sıra her kadının uzun siyah bir gece elbisesi de olmalı.
Bir davete gittiğinizde siyah elbise giyinerek birçok kadın ile aynı görüntüyü sergileyebiliyorsunuz. Bunun önüne geçmek için siyah bir elbiseyi farklılaştırmak adına neler yapılmalı?
Postoğlu: Bütünden çok küçük ince detaylar her zaman akılda kalır. Biz de buradan yola çıkarak koleksiyonda altın fermuarlar, altın ya da piton derisinden kemerler, siyah hayal tüller gibi detaylar kullandık. Bunun yanı sıra aksesuar seçimi çok önemli. Ayakkabı en önemli detaydır; bu nedenle seçimin iyi yapılması lazım. Boyunuz çok kısa olmadığı sürece aşırı platformlu yüksek modellerin tercih edilmemesini öneririm. Bu tarz ayakkabılar hem zarafeti öldürür hem de kadının estetik yürüyüşünü bozar. Hafif ve sofistike bir makyaj içerisinde kullanılabilecek farklı ara renkler de sizi farklılaştıran küçük detaylardır. En önemlisi sizin kendinizi nasıl beğendiğiniz ve rahat hissettiğinizdir.
' Kişiye özel dikim lüksünü hazır giyime taşıyan bir marka yarattık'

The Black Dress markanızın gelecek hedefleri neler? Mağazalaşmayı, koleksiyonu genişletmeyi düşünüyor musunuz?
Hatipoğlu: Yakın gelecekte hedef kitlemize uygun olarak satış kanallarını genişletmeyi planlıyoruz. Şu aşamada kendi mağazamızı açma hedefimiz yok. Orta ve uzun vadede ise yurt dışına açılmayı hedefliyoruz. Koleksiyonu ise dönemsel ihtiyaçlara uygun olarak tabii ki genişleteceğiz.
Melis Hanım, anne adayısınız. Hamilelik nasıl gidiyor?
Hatipoğlu: Rahat bir hamilelik geçirdiğimi söyleyebilirim; şu anda altıncı ayın içindeyim. Yeni yılın ilk aylarında kızımızı sağlıkla kucağımıza almayı umut ediyoruz.
Hamilelik döneminde kadınlar biraz işten, güçten kendini çekip dinlenmeye çekilirken siz yepyeni bir markanın doğuşuna imza attınız. Bu dönemi biraz anlatır mısınız?
Hatipoğlu: Öncelikle hamileliğin bir hastalık olarak algılanmaması gerektiğini düşünüyorum. Hamilelik, kadının doğasında varolan son derece doğal ve mucizevi bir süreç. Tabii ciddi bir sağlık engeli olmadığı sürece... Ben çok şükür şu ana kadar rahat ve kolay bir hamilelik geçirdim. Umarım bundan sonra da bu şekilde devam eder. Bu nedenle yeni bir iş kurma fikri bana pek de yorucu gelmedi; aksine bu dönemde konsantrasyonu biraz değiştirmenin anne adayı için daha verimli olacağını düşünüyorum. Tabii beni yoracağını düşündüğüm süreçleri Tuğçe yönetiyor. Yakın bir zamanda da Tuğçe'nin sorumluluk alanı daha da çok artacak; ben de doğum sonrasında kaldığım yerden devam edeceğim.
' Kişiye özel dikim lüksünü hazır giyime taşıyan bir marka yarattık'

Görünüşe bakılırsa çok az kilo almışsınız. Hamilelikte formunuzu nasıl korudunuz? Spor yapıyor musunuz?
Hatipoğlu: Sağlıklı beslenmeye gayret ediyorum. Bunun yanı sıra fırsat buldukça yürüyorum ve haftada iki gün pilates yapıyorum.
Sizin modaya bakış açınız nasıl? En çok alışveriş yaptığınız markalar, mağazalar neler?
Hatipoğlu: Alışveriş yaparken önceliğimiz klasik parçalardan yana oluyor. Ayakkabı seçimlerimizde ise klasik olan modellerin yanı sıra enteresan parçaları almaya özen gösteriyoruz. Postoğlu: Kendi markamızın dışında gardırobumda en çok Balmain, Tom Ford, Victoria Beckham ve Givenchy var. Hepsi de çizgisini en çok beğendiğim ve siyahı çok seven markalar.