'Kocama ilk günkü gibi aşığım'

'Kocama ilk günkü gibi aşığım'

Röportaj: Gülçin İşler Fırat
Fotoğraflar: Cengiz Dikbaş

Duman grubunun solisti ve gitaristi Kaan Tangöze ile eşi Seçkin Piriler Tangöze'nin evliliği, 2015 yılının son aylarında Tangöze'nin yasak aşkının olduğu iddiasıyla çatırdamıştı. O günden bu zamana haklarında çok konuşuldu ve yazıldı. Seçkin Piriler Tangöze, bu zorlu günlerin ardından özel hayatına dair ilk kez Şamdan Plus'a konuştu. Eşini çok sevdiğini, üstüne basa basa dile getiren Seçkin Hanım, her zaman önceliğinin; aile birliği, çocuklarının mutluluğu olduğunu söyledi. Seçkin Hanım, kendi tasarladığı deri kıyafetlerle poz verip sorularımızı cevaplandırdı.


Moda tasarımcısı olmaya nasıl karar verdiniz? Nereden çıktı bu koleksiyon hazırlama fikri?

Seçkin Piriler Tangöze: Bundan iki yıl önce, Nişantaşı'nda yürüyordum ve çalışmadığım için canım çok sıkılıyordu. İMA'nın (İstanbul Moda Akademisi) önünden geçerken girdim içeriye, bilgi aldım moda tasarımı eğitimiyle ilgili. Hemen eşimi aradım, "Moda tasarımı eğitimi almak istiyorum" dedim ve yazıldım. Yıllardır moda camiası içindeyim ama manken olarak yer aldım tabii. Bir de işin mutfağında bulunmak istedim. Okula başladıktan bir ay sonra ikinci çocuğuma hamile olduğumu öğrendim.


Tasarımlarınız nelerden oluşuyor?

Tangöze: 80'li yılların rock algısını günümüze uyarlamaya çalıştım. Malzemeler, deri, zımbalar yoğun olarak kullanıldı. Asi, dişi ve seksi kadını anlattım tasarımlarımda. Kadının hem feminem hem de maskülen taraflarını aynı anda ortaya çıkarmaya çalıştım. Sekiz look'tan oluşuyor; deri ceketler, etekler, zımbalı tişörtler var.

'Kocama ilk günkü gibi aşığım'

Bu işe girerken beklentiniz neydi?

Tangöze: En büyük hayalim tasarımlarımın İstanbul Fashion Week için seçilmesiydi. Sabahlara kadar çalıştım ve kazandım. Tasarımlarım seçildi. Ama defile iptal olunca sunamamıştım. Ardından okulum bir defile düzenledi. Bu sefer de defileye çıkacağım günün sabahı eşimin olayını öğrendim.


Ne yaptınız peki?

Tangöze: Defileye çıktım. İki senedir o defile ile yatıp kalkıyordum, en büyük hayalim buydu. Tabii moralim sıfırdı. Bir nevi şoktaydım ve olayların ne olduğunu da bilmiyordum. Ama iş ortamında enerjim yükseldi ve tasarımlarım çok beğenildi.


Devamı gelecek mi?

Tangöze: Aslında hem tasarımcı olmak hem de oyunculuk ve modellik yapmak istiyorum. Oyunculuk eğitimim var, yakın zamanda yeniden oyuncu koçu ile çalışmaya başlayacağım. Moda tarafında da kapsül koleksiyonlar hazırlamak istiyorum markalara.

'Kocama ilk günkü gibi aşığım'

Eskisi gibi mankenliğe dönmek istiyorsunuz öyle mi?

Tangöze: Evet, hala Lolita bir surata sahibim. Allah vergisi bir güzelliğim var. 30'larımdayım, iki çocuğum var ama mankenlik yapabilirim tabii.


Evlenince her şeyi bıraktınız ama...

Tangöze: Evliliğim boyunca çalışmadım, ama şimdi çalışmayı tercih ediyorum. Artık kendi kararlarımı kendim veriyorum.


Evliyken kendi kararınızı veremiyor muydunuz?

Tangöze: Evliyken de kendi kararımı veriyordum ama iki çocuğum var ve çocuklarıma ben bakmak istedim. Biri 5, diğeri 1.5 yaşında. Çocuklarımla zaman geçirmek, onlara iyi bir anne olmak istediğim için iş hayatına atılmadım. Bir diziye başlasaydım çekimler sabahlara kadar sürüyor. Tam işe hayatıma döneceğim sırada ikinci çocuğum Hakan dünyaya geldi. Bu olaylar olduğu için değil, ben zaten iş hayatıma dönmek istiyordum. Kendi ayaklarımın üstünde durmak istiyorum.

'Kocama ilk günkü gibi aşığım'

Bazı kadınlar evlenince her şeyden elini eteği çeker, işini bırakır. Sonra tekrar iş hayatına dönmek ister, sizdeki durum da bu mu?

Tangöze: Aslında zaten çalışmak istiyordum ama ikinci çocuğuma hamile kalınca biraz erteledim. Şöyle ki bu olaylar yaşanmamış olsaydı sadece moda tasarımcılığı alanında ilerleyebilirdim. Şu anda oyunculuğu da istiyorum.


Neler hissediyorsunuz yaşadığınız olaylardan sonra?

Tangöze: Karışık duygular içindeyim. İçimde fırtınalar kopuyor. Kolay bir şey değil...


Nasıl evlendiniz, aşk evliliği miydi?

Tangöze: Aşık olduk biz... Sevmenin de çok ötesinde...


Kaan Bey ile, son durumunuz nedir?

Tangöze: 10 yıldır birlikteyiz. Dile kolay 10 sene... 6 senelik evli olacağız Mart 2016'da. 4 sene de flört ettik. Beni tanıyan herkes bilir; Kaan'a daha ilk gördüğüm günden şu ana kadar çok aşığım. Aşk evliliğiydi bizimki, o da bana çok aşık oldu. Şu yaşadıklarıma hala inanamıyorum. Hayal alemi içindeyim.

'Kocama ilk günkü gibi aşığım'

Hayal kırıklığı olmuş, hiç beklemediğiniz bir anda...

Tangöze: Büyük hayal kırıklığı oldu. Evliliğimizde hiçbir sorun yoktu, arkadaşlarımız, dostlarımız herkes bizi örnek alıyordu... Biz evlendiğimizden beri hiç kavga etmedik. İnsanlar aramızdaki sevgi ve saygıya hayrandı. Bütün arkadaşlarım şoka girdi ve herkes "Kaan da yaptıysa, herkes yapar" demeye başladı. 10 senedir birlikteyiz, bir kez bile ayrılmadık. Keşke kavga etseydik de, bu olaylar hiç yaşanmasaydı. İlk kavgamız bu olay ile oldu.


Nasıl öğrendiniz?

Tangöze: Herkes gibi gazetedeki fotoğraftan öğrendim. Telefon açtı arkadaşım, gazeteyi aldım. İlk önce inanamadım. Şoka girdim... Hemen eşime sordum.


İnkar mı etti?

Tangöze: Hayır. Görünen ortadaydı, neyi yalanlayacak ki?


Siz bu olayı öğrenene kadar hiçbir şey hissetmediniz mi?

Tangöze: Hiçbir gün... Olay duyulmadan bir gün önce eşimle evimiz için eşya bakıyorduk. Yanımdan ayrılmıyordu... Zaten onu hiç anlamıyorum, nasıl bana hiç hissettirmedi. Asla bilmiyordum! İnsanlar biliyor muyum diye düşündü.

'Kocama ilk günkü gibi aşığım'

Eşinize kızgın değil misiniz?

Tangöze: Nefret etmiyorum Kaan'dan. Ne yaparsa yapsın, ben ondan nefret etmem. Ben onunla yatıp, onunla kalkıyordum. Hala öyleyim...


Peki, nasıl bir karar vereceksiniz?

Tangöze: Güvenim çok kırıldı. O yüzden kocaman bir boşluk var ne yapacağım konusunda... Biz iki kişi değiliz; Seçkin ve Kaan yok, Volkan ve Hakan da var. Biz artık dört kişiyiz. Ona göre karar vermem gerekiyor. Büyük bir içtenlikle söyleyebilirim ki ne onun eli, ne de benim elim telefona gitmiyor. Tabii bir şekilde karar vereceğim ama kocamı hala çok seviyorum. Ben eşimden güç alıyorum. Tek başıma kalırsam çok zor olacak. Benim gücüm Kaan'dı.


Kararınızı verirken çocuklarınız öncelikli o zaman...

Tangöze: Ben annem ve babam ile birlikte büyüdüm, Kaan da öyle. Çocuklarımın da öyle büyümesi hayalini kurdum ve mutlu bir aile ortamında çocukların yetişmesi gerektiğine inanıyorum. Bunun için çabalayacağım. Hayat bize böyle bir sürpriz yaptı. Bundan sonra devam eder miyiz, etmez miyiz inanın ben de bilmiyorum, zaman gösterecek. Yoluma birlikte devam etmesem de, çocuklarımın mutluluğu ne ise onlara o aile içi mutluluğunu vermeye çalışacağım. Bu saatten sonra Seçkin yok, Hakan ve Volkan var. Onların mutlu olması için benim ne yapmam gerekiyorsa onu yapacağım. Evet, duygularım üst planda ve duygularıma baktığımda ben eşimi hala çok seviyorum. İki arada kaldım. Kocamı sevmenin ötesinde, çocuklarım da babalarına çok düşkün. Böyle bir olay keşke hiç olmasaydı. Hayatımın en kötü dönemlerini yaşıyorum.

'Kocama ilk günkü gibi aşığım'

Eşiniz Kaan Bey nasıl yaklaşıyor?

Tangöze: O da benimle aynı duygularda... Henüz bir şey belli değil. Elimiz gitmiyor hiçbir şeye, mahkemeye, avukata... Ama bir anda karar verebiliriz; bir tartışırız, her şey biter ya da elinde çiçeklerle gelir barışırız. Bilmiyorum yani...


Devam etme kararı alırsanız her şey eskisi gibi olacak mı?

Tangöze: Bilmiyorum. Devam edersem psikolojik yardım alacağım. O da beni seviyor, ben de onu çok seviyorum. İki tane çocuk yapmışız; birbirimizi ne kadar sevdiğimiz belli değil mi? Evlenmek, çocuk sahibi olmak kolay şeyler değil... Kaan çok iyi bir baba. Biz boşansak bile, bundan çok eminim ki Kaan çok iyi bir baba olacak. Boşanmış bir kadın olarak çocuk büyütmek çok kolay bir şey değil diye düşünüyorum. Aile bütünlüğü çok önemli bir şey...


2016 yılından beklentiniz ne?

Tangöze: Çocuklarım sağlıklı olsun, yanımda olsunlar en önemlisi bu. Çalışma hayatım olsun, ekonomik özgürlüğüm olsun. Ayaklarımın üzerine sağlam adımlarla basabileyim, kendime güvenim, özgüvenim olsun. Kayıplar olmasın. Ne yazık ki 2015'te babamı kaybettim.