
Ayşegül Aldinç: Erkekler büyüyecek mi bir gün?

Ayşegül Aldinç: Erkekler büyüyecek mi bir gün?

Röportaj: Nilüfer TÜRKOĞLU / nilufer.turkoglu@cosmopolitanturkiye.com
'Al Beni', 'Sorma Ne Haldeyim', 'Beni Hatırla', 'Alimallah', 'Yanlışsın', 'O Kız' ve daha pek çok şarkısıyla Türk Pop Müziği'nde özel bir yeri olan Ayşegül Aldinç, son albümü 'Sek'iz'le yeniden o gül yüzünü gösterdi! Yıllar geçse de insanın içinde hep aynı hüznü bırakan şarkıların sahibi olmanın yanı sıra, güçlü ama naif kişiliği, karizması, duruşu ve güzelliğiyle de sadece müzikal açıdan değerlendiremeyeceğiniz, bünyede tesiri epey etkili olan bir kadın o. Cosmopolitan Türkiye'ye konuk olmasıyla bizi o kadar onurlandırdı ki, yıllardır en ihtiyaç duyduğum zamanlarda adeta acil yardım paketi gibi bir köşede biriktirdiğim şarkılarını yeniden açıp dinledim. Tadı aynıydı. Bir tutam gerilim barındıran 'Beni Hatırla'yı ilk ondan dinlediğimde, hayatın, aşk konusunda tüm kadınlara aynı çelmeyi taktığını anlamış, gözyaşlarına bulanan gözlüklerimi zar zor silebilmiştim. 'Yanlışsın' şarkısının nakaratında avaz avaz bağırdığımı ve kendimi nasıl da iyi ve güçlü hissettiğimi hatırlıyorum. (Aradan yıllar geçti ama yine pek bir şey değişmedi. Ver gazı Ayşegül Aldinç!!!) Boşuna demiyorum, acil yardım paketi bu şarkılar diye... Kuytuda tutup bazı anlarda dinleme cesareti gösterdiğiniz fazlaca üzülüp fazla yıkılıp yeniden dirildiğiniz şarkılar çünkü onun söyledikleri... 'Sorma ne haldeyim' sularına hiç girmiyorum bile Yoksa bu röportajı elimde bir kutu mendille hazırlamam gerekecek, şimdi buna hiç gerek yok!
'Sek'iz albümünün çıkış şarkısı 'Durum Leyla'yla da bu sıralar içimizi bulandırdığını söylesem, yeri hani! Aldinç, yine kederimizle yüzleşmemiz için nefis bir yorumla içimizi eritiyor. Üstelik bu defaki şarkılarda ona eşlik eden ünlü isimler de var. İlk gençliğimin şarkılarını unutulmaz kılan bu güzel kadında şimdi söz.. Okurken şarkılarını dinlemeniz de benden nacizane küçük bir tavsiye...
Ayşegül Aldinç: Erkekler büyüyecek mi bir gün?

Tam 28 yıldır müzik sektörünün içinde, Ayşegül Aldinç. Şimdi sekiz şarkılık 'Sek'izle yeniden kulaklarımızın pasını siliyor. Yeni albümün hikayesini başrolden dinlesek?
Teşekkür ederim. Her biri birbirinden özellikli, müziklerini takdirle dinleyip izleyip beğendiğim sanatçı dostlarımla bir araya gelmek benim için büyük zevk ve keyifti her şeyden önce. Beğeniyle dinlenen bir albüme imza attığımız için hepimiz çok mutluyuz. Emeklerimizin karşılığını taktirle almak çok önemli. Yine her biri "su katılmamış," "iz" bırakan ve bırakacak müzisyenler olduğu için Sek'iz ismini uygun gördük. Sekiz olarak da okunabilirliği aynı zamanda benim sekiz rakamını uğurlu bulmamla da birleşince meramımın anlatılabilirliği desteklenmiş oldu.
Gökhan Türkmen'le düet yaptığınız 'Durum Leyla', radyolarda çalmaya başladı ve hepimizi leylalı hallere soktu. Sizde durum nasıl?
Duruma göre. Bazen her yanım her duruma Leyla. Leyla sarhoş anlamına da gelir bilirsiniz. (Sarhoşluğu ısrarla içkiyle bağdaştırma eğiliminde olmazsak iyi edebiliriz. tabii) Zira aşk sarhoşluğu diye de bir sersemlik hali var ki hangimiz düşmemişizdir bu hale misal. İşte; Durumun Leyla olduğu en güzel hal. Çıkmaz istemezsin o duygudan. Hep öyle kal istersin. Ama ozanlar ozanı Aşık Veysel'in de işaret ettiği üzere kavuşursun geçer; o da ayrı tabii. (Büyük ozan, kavuşmazsın aşk olur derdi.)
'Sek'iz albümdeki isimler, neye göre belirlendi? Mabel Matiz, Kenan Doğulu gibi ünlü isimlerle çalışmalarınızdan biraz bahsedebilir misiniz?
Daha önce çalışmadığım müzisyen dostlarımla çalışmayı tercih ettim her şeyden önce. Ayrıca albümdeki isimlerin tarz olarak daha alternatif kafalı müzisyenler olmasına özen gösterdim. Çok "pop" algılanacak bir şey yapmak istemedim. Kenan Doğulu'nun ve Harun Tekin'in şarkılarında elektronik bir sound'a selam çaktık mesela. Daha önce denememiştim. Nada'nın şarkısı çok önceden beri bendeydi. Bir ara, "Sek'iz"den daha alternatif sularda yüzen bir albüm yapma fikrim vardı. "Gör Beni" o günlerden kalma. Çok seviyorum o şarkıyı. Kenan'la çok önceden beri birlikte çalışma düşüncem vardı. Baktığında bir pop şarkıcısı ama has müzisyen. "Tutamıyorum Zamanı"yı neden ben söyleyemedim diye üzülmüşümdür hep. Şimdi "Kendisi"ni okumak kısmet oldu.
Ayşegül Aldinç: Erkekler büyüyecek mi bir gün?

Teknolojinin gelişmesiyle artık çok az insan albüm satın alıyor. Bu duruma nasıl bakıyorsunuz? Müzik yapma, şarkı söyleme hevesi kırılmıyor mu?
Tuhaftır kırılmıyor. Sektörel olarak hem şikayet ediyor hem de yapmaya devam ediyoruz.. Bir nevi mazoşizm! (Gülüyor.) Müzikseverlere müziğini dinletmek için çeşitli platformlar mevcut. Ağırlıklı olarak oralardan dinleniyor müzik malum. Renki televizyon çağında siyah - beyaz televizyon satmaya çalışmak gibi diye bir benzetmesi vardı, müzik yazarı Mehmet Tez'in cd formatı için. Katılmakla birlikte yine de koleksiyonerlerin ya da o kafada olan müzikseverlerin seçiminin cd edinme yönünde olmasını doğal karşılamak gerek ama cd nin hayatımızdan tamamen çıkması çok yakın görünüyor. Ona bakarsak ve ne kadar uygun bir örnektir bilemedim; e-kitap gerçeği de kitap satışlarının oranını etkileyebilir diye düşünüyoruz. Buna karşın kitaplar satılmaya devam ediyor malum.
Türk Pop Müziği'nin gidişatını nasıl değerlendiriyorsunuz? Yeni çıkan isimler hakkında ne düşünüyorsunuz? Favorileriniz var mı?
Pop ve alternatif müzik temsilcilerinin sayılarının çoğalması, dijital platformların artış göstermesi, üreticiler ve yapımcılar arasındaki paylaşım dengesinin (umuyoruz ki) hakkaniyetli bir biçimde, her bir birimi mutlu edecek şekilde çözümlenebilmesi ile ilgili girişim ve gelişimin çabaları sürmekte.. Umuyorum ki sanatın ve sanatçının hakkı daha adilane çözümler çerçevesinde kendilerine teslim edilir.
Hiç yaşlanmayan bir kadın var karşımızda; seksi, karizmatik, kırılgan ve çok güzel. Cosmo kadınlarına güzellik sırlarınızı vermenizi istesek...
Kişinin görünüşünün moraliyle de çok yakın ilgisi var. Doğal güzelliği korumaya yönelik önlemler almaktan daha doğal hiçbir şey olamaz. Ben de bunları yapmaya gayret ediyorum. Çok özel reçetelerim yok açıkçası. Dikkat ediyorum sadece. Uyku, beslenme, hareket etme. Bunlar sağlık için olmazsa olmaz asal konular. Sermezsen sağlam kalabilirsin. Dediğim gibi dikkat etmeli. Kafama göre takılırım hiç bunları iplemem gibi düşünenlere de selam olsun. Bu ölümlü dünyada bu da bir yaşam biçimi.
Ayşegül Aldinç: Erkekler büyüyecek mi bir gün?

Sporla barışık mısınız? Formunuzu korumak için dikkat ettiğiniz şeyler neler?
Düzenli olarak rutin bazı hareketlerim vardır; onları yaparım. Mevsim kaygım olmadan yüzerim, yürürüm. Kusurum çok su içmemem. Evin her köşesinde ufak şişe suları bulundururum, aklıma geldikçe içerim. Uykuma dikkat ederim. Gece hayatım fazla yok açıkçası. Dikkat ederseniz çoğunlukla yemeklerde buluşulur; iş ve dost ahbap ilişkilerinde. Bu şekilde sosyalleşmek insana farkında olmadan kilo aldırır. Doğanın içinde mesela yürüyerek sosyalleşsek ne iyi olur aslında değil mi? Doğayla iç içe olmaya gayret ederim. Doğanın kendini yenilediği mevsim geçişlerinin vücudumuzda yarattığı yorgunluk hissini hafifletmesi açısından bunu yararlı bulurum.
Cosmopolitan kategorilerini sıralasak, sizin için bu kelimeler neyi ifade ediyor?
Moda.... Diye bir şey kaldı mı? :)
Güzellik..... Ah o endüstri. Bizi bizden alıp şekillendirmeye çalışan. :)
Ünlüler.... Her zaman ilgi odağı olan kitle… Ünlü derken neyle ve neyinle ünlü olduğun da önemli ama değil mi?
Sağlık.... Kanuni Sultan Süleyman'a rahmetlerimle "Olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi" derim.
İlişkiler.... Fazla karışık, samimiyet ararken ne kadar samimiyiz ona bakmalı!
Erkekler.... Büyüyecekler mi bir gün? :)
Sanat .... Onarır.
Ayşegül Aldinç: Erkekler büyüyecek mi bir gün?

Hayatınızda müzik olmasaydı şimdi nerede, ne yapıyor olurdunuz?
Marmara Üniversitesi Seramik Fakültesi mezunuyum. Seramik diplomalıyım... Seramik üzerine yoğunlaşırdım..Yine sanat görüldüğü gibi. Bundan tahminen 7 yıl önce bıraktığım köşe yazarlığını yapardım. 13 yıl Sabah ve Posta gazetelerinde yazdım.
İstanbul'dan gitme, şehri terk etme gibi planlarınız var mı?
Ancak İstanbul'da yaşamayan biri bu hayali kuramaz! Ama çoğumuz için hayalde kalır. Hele benim gibi işkolikseniz. Evimde ya da işim gereği kaldığım otellerde dinlenebiliyorum. Hiçbir şey yapmadığınız ve düşünmediğiniz zaman dinlenirsiniz.. Meditasyon, dua, sizi geçmiş ve gelecekten uzaklaştırıp bulunduğunuz ana getirir. Spor da... Sadece belirli süreler cep telefonu ve tabletlerinizden bir süreliğine de olsa uzak durabilirseniz bunun size ne kadar iyi geleceğini göreceksiniz. Sevgilinizden telefon beklemiyorsanız tabii! FOMO diye kısaltılan "Fear Out Missing Out " sendromu hepimizde var. Dijital dünyadan biraz uzaklaşsak neyi kaçırdım korkusuyla nereye kadar...
Ayşegül Aldinç'in bir günü nasıl geçiyor?
Koşuşturma yoksa evdeyimdir. Dinlemek dinlendirir. Seyretmek eğer seçilmiş bir seyirlik değilse, sadece açık televizyona bakıyorsanız ya da amaçsızca zapping yapıyorsanız yorar. Sinemayı tercih ederim ben misal. Zira evde film seyrettiğinizde bölünür o. Sinema salonunda konsantrasyonunuz tam olur. Bu yüzden evden kalkıp sinema salonuna gitmek iyidir. Uyku düzenim bazen değişebiliyor, sahne olduğunda. Bu bir haftaya yayılabiliyor. İşim haricinde herkesin yaptığından farklı şeyler değil, yaptıklarım.
Ayşegül Aldinç: Erkekler büyüyecek mi bir gün?

Oyunculuğa geri dönmek gibi bir isteğiniz var mı?
Oyunculuk hep hayatımda gündem olarak. Teklifler geliyor. Ama henüz "Ben bunda olmalıyım" diyebileceğim türde bir senaryoya rastlamadım. Bir sinema filmi olacak önümüzdeki aylar içerisinde.
Hülya Avşar, Catherine Denueve, Monica Belluci, Brigitte Bardot gibi dünyanın en güzel kadınları Terazi burcunda. Ve tabii siz de. Astrolojiyle aranız nasıl?
Terazi - İkizler karışımıyım yani sembollerine bakacak olursak dört kişi olarak yaşıyorum diyebilirim. Kalabalığı da sevmem işin tuhafı.