
Ankara Üniversitesi mezunu Aliye Vatandost, önce mühendislik eğitimi alıyor fakat doğaya ve sağlıklı yaşama olan merakı ağır basınca kozmetik sektöründeki girişimcilik hikayesi de başlıyor. Bugün organik kozmetik markası Aliye’s Beauty Yönetim Kurulu Başkanı olan Aliye Hanım, Londra’da aldığı eğitimler ve Amerika’da aldığı NAHA onaylı aromaterapi eğitimi sonrası markasının temellerini atıyor. “Aromaterapi, fitoterapi ve doğal içeriklere her zaman ilgim vardı” diyen Aliye Vatandost ile buluştuk; ilgi duyduğu aromaterapi alanının kariyer yolculuğuna etkisini, marka felsefesini, üretim misyonunu ve gelecek planlarını konuştuk.
Röportaj: İrem Orhan
Fotoğraf: Serkan Eldeleklioğlu
İrem Orhan: Kozmetik kulvarındaki kariyer hikayeniz, yani girişimcilik yolculuğunuz nasıl başladı?
Aliye Vatandost: Türkiye’ye döndüğümde organik ürünleri bulmakta zorlandım. Piyasada seçenekler azdı, ben de bu ihtiyacı görerek kendi yolculuğuma başladım.
İ.O: Markanızı oluştururken ana kriterleriniz nelerdi?
A.V: Benim için en önemli kriter, ürünleri organik üretebilmekti. Eğer organik mümkün değilse en azından doğal. Ve tabii içeriklerin tamamen şeffaf olması, tüketiciye her detayı açıklayabilmek.
İ.O: Markanızın felsefesini, üretim misyonunu nasıl anlatırsınız?
A.V: Felsefemiz; “Doğanın sunduğu en saf içerikleri bilimle birleştirerek insanlara ulaştırmak.” Amacımız güzelliği, sağlığı ve sürdürülebilirliği birleştirmek.
“Kariyer yolculuğumda ilk başlarda daha atak ve deneyim odaklıydım; şimdi stratejik ve sabırlıyım. Enerjimi doğru işlere kanalize etmeyi öğrendim.”
İ.O: Ecocert / Cosmos sertifikalı ürünlerinizden biraz bahseder misiniz?
A.V: Ecocert / Cosmos sertifikası, organik kozmetik dünyasında altın standart kabul ediliyor. Bu sertifikaya sahip olmak demek; üretim yapılan tarlalara kimyasal gübre ve pestisit girmemesi, tohumların saf, genetiği değiştirilmemiş olması, tarım alanlarına uçakla ilaçlama yapılamaması, traktör dahi sınırlı kullanım, tüm formüllerde doğadan gelen ve izlenebilir içeriklerin kullanılması, hayvanlar üzerinde test yapılmaması, ambalajların çevre dostu ve doğada çözünebilir olması, üretim tesislerinde hijyen, sürdürülebilir enerji ve atık yönetimi kriterlerinin gözetilmesi demek. Bizim tüm ürünlerimiz bu kriterlerle üretiliyor ve Ecocert / Cosmos sertifikası taşıyor. Bu da tüketiciye güven veriyor; eline aldığı her ürünün gerçekten organik ve temiz içerikli olduğunun kanıtı oluyor.
İ.O: Sizi diğer markalardan ayıran en önemli farkınız nedir?
A.V: Tüm ürünlerimizin Ecocert / Cosmos sertifikalı olması. Bizim için sadece doğal olmak yetmiyor; her ürünümüz bağımsız kurumlarca denetlenmiş, sertifikalı ve sür - dürülebilirlik kriterlerine uygun.
İ.O: Kendi ürünlerinizden vazgeçemedikleriniz hangileri?
A.V: Gece bakımında kullandığım Aliye’s Beauty Elixir benim vazgeçilmezim. Hem saç hem cilt için etkili. Bir de renkli güneş kremim; makyajsız günlerde en büyük kurtarıcım.
İ.O: Bir kadın girişimci olarak bu yolculukta sizi motive eden şey neydi?
A.V: En büyük motivasyonum, ürünlerimi kullanan kadınlardan aldığım mesajlar. “Kendimi daha iyi hissediyorum” diyen bir kadın, benim için en büyük güç.
İ.O: Güzellik anlayışınızı nasıl özetlersiniz?
A.V: Güzellik; doğallık, sağlık ve özgüvendir.
İ.O: Yolunuzdan yürümek isteyen gençlere tavsiyeniz ne olurdu?
A.V: Korkmadan deneyin, sabırlı olun ve tutkularınızın peşinden gidin. Başarı emek, süreklilik ve dürüstlük ister.
İ.O: Sektörünüzün şu anki dönemini nasıl değerlendiriyorsunuz?
A.V: “Clean beauty” yani temiz içerik trendi giderek büyüyor. Tüketiciler daha bilinçli, şeffaf ve sertifikalı markalar için büyük fırsat var.
İ.O: Güncel projelerinizden bahseder misiniz?
A.V: Amazon (ABD / Kanada / Avrupa) satışlarımızı büyütmeyi hedefliyoruz. Büyük zincir marketlerle görüşmelerimiz devam ediyor. Ayrıca sosyal medyada viral olabilecek kampanyalar üzerine çalışıyoruz.
İ.O: Çalışıp ürettikçe mutlu oluyorsunuz. Hep böyle miydi?
A.V: Evet. Üretmek bana enerji veriyor.
İ.O: İş hayatınızda başarıya giden yolda farklı yaptığınız şeyler neler?
A.V: Risk alırken planlı hareket ettim. Ekibime güvenmek, kaliteyi her aşamada korumak fark yarattı.
İ.O: Karmaşık süreçleri yönetirken gücünüzü nereden alıyorsunuz?
A.V: Amaç odaklı duruşum ve inancım bana güç veriyor.
İ.O: Kariyerinizin ilk yıllarından bugüne kendinizdeki değişimi nasıl görüyorsunuz?
A.V: Başlarda daha atak ve deneyim odaklıydım; şimdi stratejik ve sabırlıyım. Enerjimi doğru işlere kanalize etmeyi öğrendim.
İ.O: Kariyerinizle ilgili aldığınız en önemli öğüt neydi?
A.V. “Değerlerinden ödün verme.” Uzun vadeli başarı ancak etik ve kaliteli üretimle gelir.
İ.O: Yoğun iş temponuzda nasıl dinleniyorsunuz?
A.V: Doğada yürüyüş yapmak, deniz kenarında oturmak, yoga ve meditasyonla enerji topluyorum.
İ.O: Kariyeriniz başka türlü olsaydı, ne yapıyor olurdunuz?
A.V: Muhtemelen fitoterapi üzerine uzmanlaşır ya da doğayı koruyan sürdürülebilir teknolojiler üzerinde çalışırdım.
“İş hayatında karmaşık süreçleri yönetirken amaç odaklı duruşum ve inancım bana güç veriyor.”
İ.O: Hobileriniz neler? İş dışında boş vakitlerinizi nasıl doldurursunuz?
A.V: Hayvanları çok seviyorum. Kedi ve köpeklerle vakit geçirmek, doğada onlarla birlikte olmak bana huzur veriyor.
İ.O: Seyahat etmeyi sever misiniz? En keyif aldığınız yerler nereler?
A.V: Evet, seyahat bana ilham veriyor. Doğayla iç içe, deniz kenarında huzur bulabileceğim yerler favorim.
İ.O: Stil sahibi olmanın sizin için en önemli kuralı nedir? Ve en sevdiğiniz parça hangisi?
A.V: Kendine yakışanı giymek. Zamansız bir beyaz gömlek her zaman favorimdir.
İ.O: İşinizde stil seçimlerinin önemi hakkında ne düşünüyorsunuz?
A.V: Stil, bir iletişim aracıdır. Ben zarafet, sadelik ve kaliteyi tercih ederim.
İ.O: Güne nasıl başlarsınız? Günlük beslenme programınızda olmazsa olmazlar var mı?
A.V: Güne pozitif enerjiyle başlarım. Sabah kahvemi mutlaka içerim. Kahvaltım protein ağırlıklıdır. Gün boyu çok hareketliyim, oturmayı sevmem.
İ.O: Sporla aranız nasıl? Hangi sporları yaparsınız?
A.V: Yoga ve doğa yürüyüşleri vazgeçilmezim.
İ.O: Gelecekle ilgili sizi en çok heyecanlandıran şeyler neler?
A.V: Markamı dünya sıralamasına sokmak, milyonlara ulaşmak ve İstanbul’da bir doğa merkezi kurmak. Ayrıca doğayı ve hayvanları koruyan projelere aktif katkı sağlamak.