Atlantik kıyısında kozmopolit bir Fas şehri: Suvayr

Fas’ın Atlantik kıyısındaki küçük şehri Suvayr, adı çok duyulmasa da bir turist için çok cazip bir yer. Fas’ın hiçbir şehrine benzemeyen, renkli kültüre, farklı mimariye, bakir koylara ve ılıman iklime sahip Suvayr bence mutlaka görülmeli.

Atlantik kıyısında kozmopolit bir Fas şehri: Suvayr

ŞERİF ERCAN serif.ercan@sabah.com.tr

Farklı mimarilerin şaşırtıcı birlikteliğinden doğan surlarla çevrili bir şehir, sörfçü ve dalgıçları aynı anda bağrına basan bir okyanus, bakir koylar, ılıman bir iklim, tüm Fas'ta nam salmış el sanatları, seçkin yöresel mutfak ve şaşırtıcı derecede samimi bir misafirperverlik... Fas'ın Suvayr şehrinden bahsediyorum. Eski adıyla Mogador olan ve Essaouira da denen şehir, Fas'ın Atlantik kıyısında bulunuyor. Tarih öncesi zamandan beri yerleşim olan şehrin merkezi UNESCO Dünya Mirası Listesi'nde yer alıyor. 50'lerde Orson Welles ve 60'larda da, Cat Stevens ve Jimi Hendrix'in buraya tatile gelmesiyle şehir adını dünyaya duyurmuş. Marakeş'e araçla üç saat uzaklıkta olan şehir, kozmopolit yapısıyla diğer Fas şehirlerine hiç benzemiyor. Suvayr, ilk bakışta kalesi ve surlarının yanı sıra Oqba Ibn Nafii Caddesi'ndeki, sanat galerisine dönüşmüş meydanları, antika dükkanları ve marangoz atölyeleri ile dikkat çekiyor. Şehirde önce kaleyi ziyaret edin. Falezler üzerine kurulu, 300 metre uzunluğundaki bu güçlü kale burcu, denizden gelecek saldırılara karşı şehri koruyormuş. Eski cephanelik olan Skala'da günümüzde, şehrin tanınmasında pay sahibi olan ağaç oymacılarının atölyelerinden birkaçını barındıran atölyeler bulunuyor. Liman ve içindeki balık pazarı şehrin en canlı yerlerinden biri; özellikle de gemiler balıktan dönerken... Burada öğleden sonra mangallar yakılıyor ve deniz mahsulleri ve balıklar için hazır bekletiliyor. Souk denilen çarşıyı da mutlaka görmelisiniz. Renklerin, seslerin ve kokuların birbirine karıştığı bu çarşıda, başta yerel ürünler olmak üzere aradığınız her şeyi bulabilirsiniz.

Şehri ortadan bölen Sidi Mohammed Ben Abdallah'ta, marangoz atölyelerinin yanı sıra, yerel el sanatları, geleneksel kumaş ve giysiler, müzik aletleri, halı çeşitleri ve yine baharat, meyve, sebze çeşitlerinin pazarlandığı küçük dükkanlar sıralanmış. Hemen yanı başında eski Mellah Mahallesi, geleneksel sakinlerinin (Museviler) oturduğu evlerin olduğu bir labirent görünümünde...

Şehirde güzel bir de müze var. Sidi Mohammed Ben Abdallah Etnografya Müzesi, bir paşanın 19. yüzyıldan kalma malikanesinde kurulmuş. Özellikle berberi orijinli müzik aletleri, ayin ve tören giysileri görülmeye değer.

6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu uyarınca hazırlanmış aydınlatma metnimizi okumak ve sitemizde ilgili mevzuata uygun olarak kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak için lütfen tıklayınız.