Mesajı almaya hazır mısınız?

Mürvet Uç, ilk kitabı Mesaj ’da kendi hayatından yola çıkarak hatalarını aktarıyor ve kendi farkındalıklarıyla başka yaşamlara faydalı olmayı hedefliyor.

Mesajı almaya hazır mısınız?

RÖPORTAJ ÖZGE ZEKI
FOTOĞRAF İLHAMİ YILDIRIM

Kitabın kapağında 'Hayat kimseye adil olmak zorunda değil ama siz kendinize adil olmak zorundasınız' diyor 2004 yılında başlayan reklamcılık ve PR kariyerine şimdi bir de yazarlığı ekleyen Mürvet Uç. Sahi Kitap etiketiyle yayımlanan Mesaj, yazarın aldığı bir mesaj sonrası hayatında başlayan dönüşümü tüm açıklığıyla anlatıyor. "Mutsuz, başarısız veya depresif insanların kendilerine adil olabilmek konusunda pek iyi olduklarını söyleyemem. Ben de böyle bir dönemden geçtim. Bunu anlamam, fark etmem için ciddi bedeller ödediğimi düşünüyorum. Kitapta da bahsettiğim Nasrettin Hoca'nın damdan düşünce, daha önce damdan düşen bir tecrübeyi istemesi gibi... Ben de kendi hatalarımı açık yüreklilikle okuyucuya aktarmak ve belki de bir noktada kendi farkındalıklarımla başka yaşamlara faydalı olmak istedim" diyor.

İnsanın özellikle çıkmaza düştüğünde kendi kendisine 'neden' değil 'nasıl' sorusunu sormanın önemine değiniyorsunuz. Sebebini açıklar mısınız?

Benim kişisel gelişim yolculuğumda ilk keşfettiğim ve inanılmaz faydasını gördüğüm bir şey bu; 'nasıl' sorusu... Her zaman 'neden' diye sordukça insan çıkmaza giriyor. Oysa 'nasıl' diye sorarak her soruna bir çözüm bulmak mümkün. Neden bu benim başıma geldi derseniz zihniniz elinize hep aynı zararlı oyuncağı verir. İşte bunun adı suçluluk duygusu. Oysa her zaman nasıl bu durumdan çıkabilirim derseniz mutlaka bir ışık yanar bir yerlerde.

Sizin farkındalığınızı başlatan mesajın söylediği gibi mesajları alamamak belki de günlük hayatın koşturması sebebiyle mümkün olamıyor. Sizce bu mesajları alamayışımızın sebepleri neler ve mesajların farkına varmamız için önerileriniz neler?

Tam da dediğiniz gibi... Anda değiliz ki. Hep bir sonraki adımın kaygısı planı ve telaşı içerisindeyiz. Ya da geçmişle oyalanıp duruyoruz. İkisi arasında gidip gelen zihnimize bir de bedensel telaşlar eklenince hangi ara hangi mesajı doğru okumak mümkün olabilir ki?

Eflatun'un sözünden hareketle mutluluk için hayatı sadeleştirmenin önemine değiniyorsunuz. Bunu yaparken kriterler neler olmalı?

Bunu bilgeler yüzlerce yıl önce keşfetmiş. Az insan, az eşya, az yemek, az uyku. Gereğinden az değil tabii... Mutluluk tabii ki yalnızca bununla sınırlı değil ama huzur denilen ve günümüzde toplumun en çok aradığı şey bunlarla mümkün olabiliyor. Hayat bir domino taşı gibidir... Doğru yerden devirmeye başlarsanız ahengi izlersiniz. Ortadan biri gelir devirirse sizi yandınız. Mutluluk için bu saydıklarım ilk domino taşı inanın bana.

Pandemi aslında bu sadeleşme yönündeki sürecimizi hızlandırdı. Sizi nasıl etkiledi? Ne gibi farkındalıklara sebep oldu?

Kitabım bitmiş olmasaydı belki bu farkındalıkları bir kitap dolusu yazabilirdim. Ama özetlemeye çalıştım sadece. En büyük farkındalığımız yaşam çok kısa acilen kendimize dönmemiz gerekiyor. En önemlisi de durmamız gerekiyor. Durup sakinleşmemiz gerekiyor. Sadece durmak bile insana birçok şeyin değerini yeniden keşfettirebilir.

Kitapta da bahsettiğiniz gibi teknolojiye olan bağımlılığımız ciddi bir mesele olabilir. Bunu dengelemek için önerileriniz neler?

Sorunuzun içinde cevap yatıyor aslında. Teknoloji günümüz yaşam koşullarında inkar edilemez bir yerde duruyor. Her şekilde kullanmak ve faydalanmak gerekir. Ama bağımlılık derecesinde değil. Bütün mesele bu. Maalesef çevremde görüyorum ki; insanlar teknolojiyi, teknoloji de insanlığı kullanmaya başlamış. Bağımlılık böyle bir şey işte. Kendi yarattığınız kolay dünyanın esiri olup çıkmışsınız.

Bu ilk kitabınız, neler hissediyorsunuz? Yeni kitap çalışmalarınız da olacak mı gelecekte?

Her çiçek kendi vaktinde açar. Yazmayı 14 yıldır hayal etmiştim. Doğru zaman bugünmüş. İkinci kitabı planlıyorum. Zaten sürekli yazıyorum. Benim kendimi en doğru ifade etme şeklim bu sanırım. Mesaj'ın içinde de belirttiğim gibi 45 yıl sonra kendi yörüngemi buldum.

6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu uyarınca hazırlanmış aydınlatma metnimizi okumak ve sitemizde ilgili mevzuata uygun olarak kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak için lütfen tıklayınız.