''Bu proje hem Türkiye'de hem de dünyada bir ilk''

Hem Türkiye’de hem de dünyada bir ilk olan ve yeme içme sektörünün öncülerini bir araya getiren ‘Acayip’ isimli filmi, projenin yaratıcıları ile konuştuk.

''Bu proje hem Türkiye'de hem de dünyada bir ilk''

Sarmaşık ve Gişe Memuru gibi beğeni toplayan filmleriyle ulusal ve uluslararası birçok ödül kazanan ünlü yönetmen ve senarist Tolga Karaçelik, Pernod Ricard Türkiye için çektiği 'Acayip' adlı filmi sinemaseverlerle buluşturuyor. Pernod Ricard Türkiye'nin yeme içme sektörünün en popüler mekanlarının sahiplerini, Tolga Karaçelik yönetiminde aynı filmde buluşturduğu kara komedi, alanında bir ilk olması özelliği ile de dikkat çekiyor. Çekimleri haftalarca süren ve yeme içme dünyasının yıldız isimlerini, ilginç rollerle bir araya getiren filme dair merak edilenleri Pernod Ricard Ortadoğu, Kuzey Afrika ve Türkiye Genel Müdürü Selçuk Tümay ve Pernod Ricard Türkiye Pazarlama ve İş Geliştirme Müdürü Serkan Çuha ile konuştuk.

'Acayip' filmi nasıl ortaya çıktı, özel bir hikayesi var mı?
Pandemi öncesi sektörde daha önce hiç denenmemiş, 'Acayip' bir proje hayata geçirelim istiyorduk. Çalışmamız için üç temel çıkış noktamız vardı. Bunlardan birincisi şirketimizin kültür ve değerleri arasında yer alan 'keyifli anların yaratıcısı' olmak. Bu bağlamda projemizin öncelikle buna uygun olmasını istedik. Çünkü biz hem çalışanlarımız hem de iş ortaklarımız ile keyif alarak iş yapmayı hedefliyoruz. İkinci çıkış noktamız ise farklı bir deneyim yaşatmaktı. Bildiğiniz üzere artık haz ve hız dünyasında yaşıyoruz ve her geçen gün beraber geçirdiğimiz zaman ve deneyimler azalmakta. Bundan beş sene sonra geriye dönüp baktığımızda, hep beraber olduğumuz, deneyim yaşadığımız kalıcı bir anımız olsun istedik. Üçüncüsü ise bir fayda yaratmak. Filmimizin gösterim gecesine ilişkin tüm sponsorluk gelirlerini bir yardım kuruluşuna bağışlıyoruz. Yaptığınız her çalışmada fayda yaratma amacınız yoksa bir anlamda eksik kalmış oluyor. Bu hedefler doğrultusunda projemizin başarıya ulaştığını görüyoruz. Biz filmi çekerken çok keyif aldık umarım izleyicilerimiz de aynı keyfi alırlar.

Filmin yönetmeni bol ödüllü yönetmen Tolga Karaçelik. Onunla yollarınız nasıl kesişti?
Malum oyuncular gece hayatının en ünlü isimleri olunca projeyi hayata geçirecek yönetmenimizin enerjisi ve dinamikliği çok önemliydi. Bu bağlamda onların enerjisine ayak uydurabilecek, gece hayatının dinamiklerine yabancı olmayan ve ortaya koyduğu projelerle sektörde kendini kanıtlamış biri olsun istedik. Tolga Karaçelik de en uygun isimdi ve kendisi bu projenin hayata geçmesinde büyük rol oynadı.

Filmde, Türkiye'deki yeme içme dünyasının en iyi mekanlarının sahipleri başrollerde oynuyor öyle değil mi, biraz bahsetmek ister misiniz?
Evet, çok iyi isimler var. Alancha: Tuna Ozaner, Alexandra: Mete Nisari&Alexandra Nisari, Beymen Brasserie: Esra Danışmend Abay, No 37 Arnavutköy: Serhat Menket, Klein: İsmail Alper, Bonjuk Bay: Mehmet Mahruki, Madeo: Hakan Dikmen, Momo Bebeköy: Burak Beşer, Morini: Yaprak Baltacı, Basak Soykan Hacıoğlu, Must: Ercan Gümüşkaya, No 22 Riders' Inn: Doruk Tırman, Ruby: Ali Ünal, Sail Loft: Arda Önen, Sunset: Barış Tansever, The House Cafe: Ferit Baltacıoğlu, Yuzu Beach: Mert Fırtına, Pernod Ricard: Selçuk Tümay, Serkan Çuha, Aydın Mutluyazar, Sarp Çölgeçen.

Filmin tarzını nasıl tanımlıyorsunuz?
Ana temamız 'keyifli anlar yaratmak' olduğu için filmimizin tarzının eğlenceli olmasını istedik ve komedi türünde bir çalışma ortaya çıkardık. Filmin konusu, Pernod Ricard'ın eğlence sektöründe yer alan nokta sahipleri adına bir kostüm partisi düzenlemesi ile başlıyor. Partinin gerçekleşeceği mekanın karıştırılması sonrasında gelişen ilginç ve eğlenceli bir tema çerçevesinde ilerliyor.

Peki, rolleri neye göre belirleyip, dağıttınız?
Yönetmenimiz Tolga Karaçelik ile oyuncularımıza ziyaretlerde bulunduk. Böylelikle onları hem iş hayatlarında hem de günlük hayatlarında yerinde gözlemleme fırsatımız oldu. Tolga'nın sektörü yakından tanıması, karakterleri ve senaryoyu oluşturmada büyük kolaylık sağladı.

Mekan olarak kullandığınız alanlar neler?
Proje genel olarak dış alanlarda çekildi. 250-300 kişiden oluşan büyük bir ekip, kamera arkasında projenin hayata geçirilmesinde emek verdi. Kartal Stüdyo Platosu'nda çekilen düğün sahnesinin dışında Levent Sanayi ve buna benzer dış mekanlarda çalışıldı.

Çekimler ne kadar sürdü?
Oyuncuların hepsi bildiğiniz üzere mekan sahibi ve daha önceden oyunculuk tecrübeleri yok. Buna rağmen hepsi birbirinden yetenekli çıktı ve proje planlananın altında bir sürede çekildi. Şubat ayının soğuğuna rağmen sabah erken saatlerde başlayan çekimler gece geç saatlerde sona eriyordu ve beşinci günün sonunda çekimler tamamlanmıştı.

Son olarak, sektöre yön veren güçlü markalardan biri olarak globalden ne tür yorumlar aldınız?
Hem Türkiye'de hem de dünyada bir ilk olan bu proje herkesi etkiledi. En iyi uygulama örnekleri arasında yer alıp diğer ülkelerde de uygulanması söz konusu.

6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu uyarınca hazırlanmış aydınlatma metnimizi okumak ve sitemizde ilgili mevzuata uygun olarak kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak için lütfen tıklayınız.